Hikaye / Yaşamdan Hikayeler

Eklenme Tarihi : 8.05.2014
Okunma Sayısı : 1703
Yorum Sayısı : 0
Altın Üyelik Başvurusu Altın Üyelik Avantajları
Bugün Doğanlar
AytenDirierMustafa YILMAZMüslimeUguzyalan dünyamSalih KeteciOMARIMhalil-karanfkemal-akpinaMehmet Dağalmuhammed-yilmustafa-kocacandan-kirvedat-ozturksair-feryadihuseyin-kandFarQiniNacaroğluErdem BozkurtdeveciyunusburakGülkedisi KaNazenin NazayselSuat Zoburuhumun sesiNil AlazcancanMecaz AdamMesut Yıldırumud2013Sevgi ÖtesiPalmiyeYayınPayandaYALNIZ KALEMyigido58gri gölgedo kalpliGenc_kalemGenc_kalem19copllotsanane_34Genc_Yazar19adanlıaşıkgenc_06_19satırarasıyaşamınkızıredhat55YUNUSKARAM-41UzunoğlanİSOŞair ERDOĞANHalk şairipeluş şairAliNailSoylukemalcem123bozlakirizeSavaşEmreyilmazBusey. AşkÖzlemcbrzehralioglukırık kalem KarpelyaM.S.B.CigdemCengaverOzan Baki şapkalısapkalıkızçehecemühndsiGözü Yaşlı SşimşekoğluAkinUyarAtakan123ucuncusahisEngelliYazarNaciye06Nar Ağacı selimkkartallışairşiirseverMorumutlar Sencergri_ gölgeEdebiyatın sRagıbGülümseDalimHayal Denizimurat-nevruzçançikmehmet-sah-karadamarercan-erdenleyla-medcezirMesakinçançikhuseyin-celikmavice-siir
Doğum gününüz kutlu olsun

                       

                      Kuşadası-Söke otoyolundan bakılınca Ege Denizine doğru gittikçe sivrileşen büyük bir yarım ada görülür. Bu yarım adanın adı Dilek Yarımadasıdır. Dilek Yarımadasına varmak için Sahil Sitelerinden,Davutlardan geçilir; Güzelçamlı’ya gelinir.Güzelçamlı   Kuşadası’nın ilk hali gibidir.Sakindir ve denizi tertemizdir.Bu şirin beldeyi geçince Zeus Mağarasına ulaşırsınız.Biraz daha ötede Milli Park başlar.Yerlilerin ‘‘Kalamaki’’ dedikleri bu park tam bir tabiat harikasıdır.

                       Çok sayıda insanın ziyaret ettiği Milli Park’ta tertemiz suyu olan koylar bulunmaktadır. Bu koylarda denize girmek cennette denize girmek gibi bir şeydir.

                       Dilek Yarımadasının Milli Park’ı aynı zamanda tertemiz bir havaya,binbir çesit ağaca ,çok sayıda doğa canlılarına sahiptir.Bu bölge yazılarla anlatılamaz,gidip görmek ve yaşamak gerekir.

                        İzzet Şeker, Ödemiş’ten eşi ve çocuklarıyla beraber yaz günlerinde bazen erkenden arabaya atlayıp biraz uzun süren yolculuktan sonra Milli Park’a gelirler.Birinci koy derin değildir ve onlar için çok uygundur.Kumsalın yanında ağaçlar arasında önce kahvaltılarını yaparlar,sonra da denize girerler.

                       Buz gibi berrak suyun içerisinde şakalaşırlar, bazen top oynarlar, etrafı seyrederler. Hafif dalgalar arasında kendilerinden geçer, adeta cennetin kıyısında yaşarlar.

                       Ancak, İzzet Şeker’in bir sıkıntısı vardır. Çünkü belirli bir yere geldiğinde denizin içerisinde küçük bir balık ortaya çıkar ve onu topuğundan ısırır. İzzet Şeker sağa kaçar, balık onun peşinden gelir ısırır, sola kaçar yine balık peşinden gelir topuğundan ısırır. Isıran küçük balık, İzzet Şeker kıyıya kaçıncaya kadar onu takip eder.

                        İzzet Şeker ne zaman Milli Park’a gelse ve ne zaman bu güzelim koyda suya girse aynı şey başına gelir.

                        Bir yıl sonra geldiğinde küçük balık yine ortaya çıkar ve ısırır.

                        Bir yıl daha geçer, balık yine oradadır ve İzzet’i topuğundan ısırır.

                        İzzet de hep merak eder: Bu balık acaba hep aynı balık mıdır? Bu balık hep beni mi ısırır? Hep beni ısırıyorsa bu balık benden ne istemektedir. Aynı balıksa bu balık ne kadar uzun yaşıyor? Bu balık bana neden rahat vermez?

                      Milli Park’ın denizi şahane bir denizdir. İzzet burada suya girdiğinde gerçek bir denize girdiğini anlar. Ancak balık da onu her gelişinde rahat bırakmaz.

                       İzzet Şeker, gülün nasıl dikeni varsa buranın da denizinin topuk ısıran balığı var diye düşünür.

                       İzzet topuğunu ısıran bu akıllı balığa artık o kadar çok alışmıştır ki o yıl Kalamaki’ye gideceği zaman ‘‘bakalım bizim ısırgan balık yine orada mı?’’ diye merak eder.

                       Binbir çeşit orman canlılarıyla, insanlardan yemek istemek için yanlarına yaklaşan domuzlarıyla, doğal güzellikleriyle, tertemiz deniziyle ve ısıran balıklarıyla alem bir yerdir Dilek Yarımadası…

                      

( Isıran Balık başlıklı yazı DÜŞÜNCE tarafından 8.05.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu