Serbest Kürsü / Mektup

Eklenme Tarihi : 10.10.2014
Okunma Sayısı : 1659
Yorum Sayısı : 0

Durağan yerkürenin sıra dışı ahengi çoktan devinimini yitirmiş. Belki de insanların bitimsiz ve istifli söylemleri uzaklardan ruha yansıyan.

 

Pür-nakıl dökülmüş yıldızlar gökyüzünden ta ayaklarımın dibine.

 

Fısıltılar mı uzaktan yansıyan yoksa ayyuka çıkmış o haset yüklü tutumlar mı. Yoksunluksa kime ne, sevmekse haydi bir nebze de siz dokunun kalbe.

 

Yoz mu istem dışı mı yoksa bilinç dâhilinde mi…

 

Hissetmemek ne mümkün… Duymamak olası mı can çekişen ruhların acısını. O acı ki mümkün mü yadsımak. Olan mıdır olması gereken mi nöbetteki karanlık bastırırken belki de çoğaltırken kötülüğü.

 

Suskun bir yürek asla hak etmez ki bunları hele ki hacmi enginse kim engel olabilir…

 

Ya da kirli dünyanın kirini pasını tek kalemde nasıl temizleyebilir ki yeryüzünün bekçileri.

 

Karanlığa teslim olmuş bir ruh ne kadar dayanabilir ki bunca nefreti biriktirmişken.

 

Huzura yattım her ne kadar muhalif sanrılar top ateşine tutsa da.

 

Merak ya da gizem hatta belki de bir varsayım. Harici sonsuz bir boşluk boş yüreklerin cirit attığı.

 

Sıradanlığın ya da kaygılı yüreklerin canhıraş telaşı her ne kadar bir ilinti kurulamamış olsa da bu farkındalık düzeyini yakalamışken.

 

Olası ritmini çoktan kaybetti âlem. Zoraki, kanıksanmış ve bitimsiz ne varsa.

 

Bitimsiz olan insan ömrü değil ki olsa olsa nefsin süründüren ihtirası.

 

Nedir derdi onca yalıtılmış duygudan yoksun varlıkların belki de nefretin ve öfkenin gölgesinde var olmaya ve tutunmaya çalışıyorlar.

 

Kula kulluk yapan onca meçhul varlık birbirinin peşine takılmış.

 

Sür git olamaz ki aslında olmamalı, demek gibi bir seçenek olmadığı için yargılar ve öngörüler sadece tetiklemekte maneviyatı ve bir kez daha o engin güç hitap etmekte inanan kuluna. Sözde değil özde, lafta değil ta yürekten, zor da değil üstelik ve her geçen az o mesafe kısalmakta yeter ki gönülden yakın olmak o eşsiz Güce.

 

Çok görülen sadece öznel bir seçim. Eksik olan ise sevginin ve merhametin yürekte olması gereken iz düşümü.

 

Kelimeler şarkısını söylerken mürekkep tükenmek bilmemekte. Bakir ovaların yele saçlı kızı gözlerinin ışığı nüksetmekte derinlerde uzaklara ışık tutarken. O karanlığı bertaraf etmek o kadar olası ki diğer yandan. Kara geceler aydınlanırken gönlün ışığı ile güneşi çok görmekteler.

 

Mümkün mü İlahi Güce karşı çıkmak hele ki maneviyat derinlerden nüfus ederken ne çıkar olası ve anlamsız saldırılardan.

 

Mantık ve ruh geçerken süzgeçten kir pas da silinmekte ne de olsa ışık ve İlahi Aşk bitimsiz.

 

Üç beş mum eksilse ne olur ki güneş aydınlatırken.

 

Üç beş harf dans etse bitimsiz bir tempo ile bunu çok görmek hak mı…

 

Müdahil olan ya da olmak isteyen hatta kaybolmuş kimliklerin hayatta ve ayakta kalma gayreti asaletten ve gerçek sevgiden nasibini almamış.

 

Düsturu belli ki düzeneğin ya da kanıksanmış öngörüler bir o kadar yanlış ve yersiz.

 

Ne bir savaş ne de bir yenilgi. Olsa olsa arayışın nihayetlenmediği bir kabulleniş her ne kadar kabul görmese de…

 

İhtimal dâhilinde bile değil özdeşleşmek. Her ne kadar müphem olsa da duyumlar ve söylemler bir o kadar tüm çıplaklığı ile dimdik ayakta masumiyet eşlik ederken hayaller. Ne çalıntı ne de özenti. Sadece yürekten gelen bir ses bitimsiz ve olabildiğince naif…

 

Belli ki son durak…

Sevgi otobüsü nerede kaldı,

Hani nerede yolcular.

Bitimsiz sevgim değil midir

Derinlerden çağlayan

Her ne kadar karşılık bulmasa da

Çoktan meylettim aslıma.

Dönüşü olmayan bir yol bu

Dikenli bahçemin solmayan gülü

Rengi pembe

Düşlerimin renginde

İsmini koyamadığım belki de,

Belki de adlandıramadığım onca duyum

Bir kez olsa bile dokunamadığım o ateş

Yüreği dağlayan

Ve hak etmediğim.

 

 

Sevgiyle kalın…

( Dikenli Bahçemin Solmayan Gülü başlıklı yazı GÜLÜM-ŞİİRİN TEK H/ECESİ İKEN AŞK... tarafından 10.10.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu