Denize serzeniş
Bir deniz kıyısında, dolaştım gece yine,
İçimde bin bir ukde, dalıp gittim engine.
Ne şen yıldızlar vardı, ne mehtap aydınlığı,
Bir tül gibi örtünmüş, gökyüzü karanlığı.
Yakamozlar gizlenmiş, ışımaktan hevessiz,
Sanki matem havası, rüzgârlar bile sessiz.
Mevsim kışa dönmüş, hava soğuktu, lakin
Üstüne hüzün çökmüş, dalgalar hayli sakin.
Cezir vakti olmalı, sular mahzun ve garip,
Kim bilir, o da şuan, hangi dertten muzdarip?
Ey deniz! Konuş hele, nedir kederin böyle,
Sükûta duçar kılan, hangi çiledir, söyle?
Med ve cezir sarkacı, bir vuslat, bir ayrılık,
Bundan mıdır çektiğin, deva bulmaz sayrılık?
Bak, kıyıda kayalar, bekliyor sarılmanı,
Ne zaman gelecektir, coşkulu med zamanı?
Şükret ki bu haline, kavuşmak hayli yakın,
Kısacık ayrılıktan, şikâyet etme sakın.
Oysaki benim için, imkânsız hayali bile,
Umutsuz bir sevdayı, yaşarım bile bile.