Tekil bir dirayet yine
sessizliğin vebali;
Yorgun cümlelerin
beyanında sefil üç beş imge:
Sondan başa seğirttiğim
hayatın gizil dönemecinde.
Varsayımlardan çıkıp da
yola,
Eremediğim
Ama her nasılsa erimeyi
becerdiğim
Aşkın sefasında tek bir
hücre adeta:
Varlığımın eşkâli
Yine görünmezin indinde
tek hece:
Aşkın esareti, olup
olmamaktansa
Umut ettiğim:
Varıp varmamaktansa
ahdettiğim,
Tek bir cümle olsam
keşke
Bin bir hezimete
yığdığım o güncemde
Soluklandığım bir
yakasın
Sırtımı sıvazlamasan da
İçin için dilediğim.
Dilimde tekbir be
sevgili,
Aşk hepten nüktedan,
Sonsuzluğu istemedim
oysa
Sona geldiğimi bilsem
de
Tutuklu olduğum bu
esarette
Yine aşkla yoğrulduğum
gün ve gece.
Yitişler mağdur
dünlerin dermansız kelamı,
Yâd ettiğimde yankısı
mahremin,
Boyadığım gök kubbede
cürüm yüklü gölgen
Nasiplendiğim zaman
zaman,
Takribi bir ömür
yaftalandığım,
Gıyabında nice hüküm
Anbean savsakladığım
tek lehçe
Yine konuşlu aşka,
Serkeş bir tınıda
mağlup gelmişliği
İsyan yüklü fermanında
gizlediğin tüm sırların:
Yüreğin küpeştesinde
her daim hüzün;
Nadir bir yürek mademki
aşkın yongası,
Neye çare olur ki ömrün
bitmez kavgası?
Ben ki senden
mütevellit,
Yürek kebir,
Aşk hepten rotasız;
Sığıntı mihraklarda
meftun ömürlerin
Kör noktası yine
Ceberut bir kıyımda,
Yorgun bir selamda
saklı gönülsüz boş vermişliklerim,
Havsalaya sığdırmak mı
Verip vereceğin hüküm?
Haylice geçkin bir
şiirin surlarında,
Kayıp şehirlerin
gölgeli semasında,
Bilinmezin indindeyim
be şair,
Yaftalandığım kaçıncı
boyutsa,
Demediklerimle sorgula
beni evveliyatında
Biraz da su dök
ardımdan,
Gidemediğim kıtalardan
topla beni,
Kırgın çiçeklerin hangi
rengiysem,
Yeter ki sev beni azat
etmektense de;
Ant içtiğin bir şiirde
de yakmayı unutma.
Kefil olduğum aşklara
çoktan biçtim kefeni,
Mağdur bir düşte sor
beni,
Aklın çetelesinde
hizalı üç beş dizede
Kaybet silik gölgemi,
Kaybolmadığım hangi
parçam kaldı ki,
Hem bilmez misin
teneşir paklar
Bu aşkın bitimsiz
rüyasını.