Vicdan bedeni bütünüyle sararak, merhametin kapısından içeriye sokarak bedeni gönlü saran yerinden silkeleyerek hissettiren bir duygudur, köprüdür anlama merkezidir. İnsanı yeniden yenileyen yapılandıran hizaya sokan, insan gibi insan olmasını hissetmesini duymasını görmesini sağlar.
Yaşanılan bu hayatın
somut Real yapılarıyla, gerçeğine uygun samimi gerçeklikleriyle yaşanılan hayatın
somut yapılarını ve gerçekliklerini göstermek gibi bir amaç ile yarınlara taşıyan
bireysel bir uyarı merkezi, gönül hanıdır. Müslüman olan toplumlarda
bireylerde bulunan vicdan, diğer toplumdaki bireyler gibi tuhaf bir uzlaşmadan
hissetmeden duymaktan görmekten bütünüyle dünya çıkar ilişkisine odaklı olduğu
için, vicdan aramak boşunadır. Etrafımızı ihtiyacımız olmasa da, ihtiyaç
duymadığımız şeylerle doldurmamıza rağmen, vicdan bize bunların gerekli olup
olmadığını haykırarak, satın almaya karşı çıkaran bir duygu merkezidir. Arzularını tatminsizlikle kışkırtan vicdanı
olmayan insanlar, her sabah kalktıklarında, ne yapması gerektiğini nereye
gitmesi gerektiğini bilmeyen, şaşırıp ta yolda kalmış zavallı insanlardır.
İnsanın kendi vicdanı ile baş başa olması özgünlüğünü varlığını ortaya çıkaran, özgürlüğünü, insan olmanın güzelliği ile insanlığı yeniden insanlığın gündemine kazandırmak göndermek üzere, sömürgeci dünya görüşüne sahip olanların suratına bir tokat gibi vurmakta ve onları ayıktırmak için her zaman diri tutmaktadır. Rehavetten uzak tutan vicdan, hakkı hak olarak bilen bu yolda yürüyen insanımızın vazgeçilmezidir. Her ne kadar vicdansız çıksa da, istisnalar kaideyi bozmaz prensibi dâhilinde, kalp herkes de vardır lakin vicdan her insanda olmaz fikri ile vicdanlı kalmamız dileğimle.
Mehmet Aluç