Cemre
gibi ansızın düştüğü günden beri,
Nar-ı
aşkla tutuşan yüreğim yangın yeri.
Aldığım
her nefeste, harlanırken alevler,
Biçare
ağlamaktan, söndü gözümün feri.
Laleyi
imrendiren, endamıyla, nazıyla,
Hayalimden
çıkmıyor, o edalı halleri.
İncilerle
bezenmiş eşsiz kolye misali,
Başta
akıl bırakmaz, ak teninde benleri
Efsunkâr
güzellikle, salınıp sere serpe,
Dökülür
omuzlardan has ipekten telleri.
Hülyalı
bakışları, ömre bedel gözleri,
Meftun
eyler kendine, titretir gönülleri.
Şirin
tatlı dilleri, doyumsuz muhabbeti,
Salar
sevda çölüne, ödetir bedelleri.
Güldükçe
güller açan emsalsiz cemaline,
Bülbüller
sarraf olsa, biçemezler değeri.
Mevsimi
bahar eyler, şenlendirir âlemi,
Esip
durur gülşende, sevdalığın yelleri.
Öylesi
güzellik ki, onu bir kez göreni,
Mecnuna
döndürür de, yazıdır gazelleri.