Bugün günlerden 7 Temmuz… Türkiye’de yaşayan %12.29 oranındaki engelliler için 7 Temmuz’un önemi çok büyüktür.
Engelliler olarak yaşamış olduğumuz ana sorunlar arasında yer alan erişilebilirlik ve ulaşılabilirlik başta olmak üzere birçok konuyla ilgili sorunlarımızın çözümü amacıyla 2005 yılında 5378 sayılı Engelliler Kanunu çıkarılmıştı.
5378 sayılı Engelliler Kanunu ile yasa koyucular erişilebilirlik ve ulaşılabilirlikle ilgili düzenleme yapmakla ilgili kurum ve kuruluşlara gerekli düzenlemeleri gerçekleştirmeleri amacıyla birde 7 yıllık bir süre koymuştu.
5378 sayılı Engelliler Kanunu ile konulan süre 7 Temmuz 2012 tarihinde dolacaktı. Ancak konulan 7 yıllık sürenin dolmasına birkaç ay kala kamu ile yerel idareciler tarafından en ufak bir çalışma yapılmadığı ve bir arpa boyu yol alınmadığı görülünce kanun değişikliği yapılarak bu süre 1 yıl direkt 2 yılda dolaylı olarak uzatılarak 10 yıla çıkardılar.
7 Temmuz 2012’de engellilerin tepki
göstermesine ve protesto etmesine rağmen konulan 7 yıllık süre öteleme ile 10
yıla çıkarılmıştı. Kanun değişikliği ile 3 yıl kadar ötelenerek uzatılan sürede
yasama ve yürütme organlarındaki sözde idareciler için kaşla göz arasında
vurdumduymazlıkla, hiçe saymazlıkla, adam sendecilikle gelip geçerken
engelliler içinse sorunlar arasında yaşam mücadelesiyle boğuşurken bitmek
bilmeyen günler şeklinde geldi geçti.
Kanun değişikliği ile öteleme yapılarak 10
yıla kadar uzatılan süre yetmezmiş gibi birde 20.07.2013 tarihinde çıkarılan
Erişilebilirlik İzleme ve Denetleme Yönetmeliği ile oluşturulan komisyonlar
tarafından yapılan denetimler sonrasında ek süreler verilmeye başlanmıştı.
10 yıllık süre 7 Temmuz 2015’de dolmuş ve o
günden itibaren de Erişilebilirlik İzleme ve Denetleme Yönetmeliği ile süreler
uzatıla uzatıla bugüne kadar gelebilmiştik.
İşte bugün engelliler için çıkarılan 5378
sayılı Engelliler Kanununun çıkarıldığı gün olması nedeniyle önemi
büyüktür. Siyasiler ve idareciler
tarafından da yasanın çıktığı günün miladi olarak lanse edildiği gün olan 7
Temmuz 2005 tarihinin 12’nci yılının dolduğu gün.
2005 yılından beri 144 ay, 624 hafta ve 4380
gün yani 12 yıl gelip geçti. O gün dünyaya gözlerini açan bir bebek bugün 12
yaşında genç bir çocuk oldu. Her geçen gün çocuk büyürken bizlerin sorunları da
yasadan sonra azalması gerekirken yerinde saymaya devam etti.
İşin ilginç yanı 2005 yılında çıkarılan 5378 sayılı Engelliler Kanunu dışında 2010 yılında Anayasamızın eşitlikle ilgili 10.maddesinde yapılan değişiklikle engellilere pozitif ayrımcılık yapılması da eklenmişti. Buna rağmen düzenlemelerin yapılması anlamında en ufak değişen bir şey olmadı.
Anayasa ile pozitif ayrımcılık getirilse de, çıkarılan kanun ve yönetmelikle düzenlemeler yapılacak denilse de aradan bu kadar uzun bir zaman geçmesine rağmen erişilebilirlik ve ulaşılabilirlikle ilgili ne yazık ki bir arpa boyu yol alınmadığını, alınamadığını gördük. Sözde idareciler ile siyasilerin zihinlerindeki engeller kalkmadığı sürece öyle kolay kolay da alınacağını düşünmüyorum.
Sorumsuz ve vurdumduymaz olan bu idareciler yasa maddelerini uygulamamak amacıyla öteleye dursunlar bakalım nereye kadar öteleyecekler.
Bu arada bugünün bizler için öneminin büyük
olmasının diğer bir nedeni ise “Erişebilirlik
İçin Mücadele Günü” olarak kabul edilmesidir. 7 Temmuz’u “Erişebilirlik İçin Mücadele Günü”
olarak kabul edenlerin arasında Engelli Hakları Forumu, Şişli İşitme Ve Konuşma
Engelliler Derneği, Engelsiz Pedal Derneği, Türkiye Sakatlar Derneği (Genel
Merkez ve Tüm Şubeler), Toplumsal Haklar ve Araştırmalar Derneği, Aktif Görme
Engelliler Derneği, İstanbul Engelliler Derneği, Engelliler Destek Eğitim
Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Türkiye Engelsiz Yaşam ve Sosyal Hizmet Vakfı
(TEYVAK), Ordu Engelliler Platformu, Engelli Kadın Derneği, Don Kişot Bisiklet
Kollektifi, Sivil Memurlar Sendikası (SİMESEN), Sağlık Hizmetleri Sendikası
(SAHİMSEN), Genç Düşünce Enstitüsü, Kuzey Ormanları Savunması (KOS), Engelli
İnsan Hakları Derneği ile birçok engelli vatandaş bulunmaktadır.
7 Temmuz’un “Erişebilirlik İçin Mücadele Günü” olarak kabul edilişinin amacı
ise ülke genelinde yaşanan erişim ve ulaşım sorunlarına dikkat çekmek, halkı
aydınlatarak kamuoyu oluşturmak ve çözüm doğrultusunda zorlayıcı bir etki
yaratmaktır. Bunu başarabilmek amacıyla da bugün (7 Temmuz Cuma günü) şartlar
ne olursa olsun ve ülkenin her neresinde olursak olalım, engellenen bireyler
olarak sokağa çıkacak ve hayata karışacağız. Karşılaştığımız engelleri fotoğraf
ve video olarak tek tek görüntüleyerek sosyal medya ağlarında #erişiyorsameşitim hashtag’iyle
paylaşacağız. #erişiyorsameşitim hashtag’iyle
paylaşmış olduğumuz video ve fotoğraflarla insanlar nasıl engellenmiş olduğumuzu
görmüş olacaktır.
Sözün özü olarak, bizler için önemi büyük olan
bugün hakkında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Dr. Fatma Betül Sayan’a sormak
istiyorum… 5378 sayılı Engelliler Kanununun çıkmasının üzerinden aradan geçen
12 yıl süre zarfında;
Türkiye genelinde her yıl bir ilimiz
standartlara uygun hale getirilmiş olsa şu ana kadar 12 ilimiz erişilebilirlik
ve ulaşılabilirlik anlamında engellilerin kullanımına uygun hale gelmiş olmalı.
Sizce kaç ilimiz tam anlamıyla standartlara uygun erişilebilir ve ulaşılabilir
oldu? Aradan geçen bu 12 yılda
engellilerin yaşamış olduğu sorunlardan yaya kaldırımları, tuvaletler, kapalı
ve açık alanlar, resmi ve özel kamuya açık binalar, ibadethaneler, sosyal
tesisler, otobüs durakları, sinema ve tiyatro salonları vb gibi hangileri tam
anlamıyla tarihe karışarak erişilebilir ve ulaşılabilir olarak çözüme
kavuşturuldu? Örnek vermek gerekiyorsa tüm illerimizin genelinde de yaya
kaldırımları erişilebilir hale getirildi diyebilir miyiz, eğitim kurumlarımız
ya da ibadethanelerimiz erişilebilir oldu diyebilir miyiz? Bu soruları elbette uzatmak
mümkündür. Ancak ben sadece bu iki soruma yanıt vermenizi bekliyorum.