Yağmurun kırlangıç kanatlarında
Hayli yüklü bir güfte,
Zamanın arka sokaklarında akrebine
yabancı
Yelkovandan da hallice muzdarip.
Yine çekmişim perdeleri
Yine çekinmişim şerrinden, lanet bir
gölge
Kadar sırrına vakıf yalanların
Demini alırken gün ve gece.
Yaftalandığım yetmezmiş gibi
Tümseklerde yanılgı,
Külliyen zarar dediğimi duyan üç beş
yabancı
Hep de kaçamak cevaplarda saklıyım
haylidir.
Istırabından nasiplenmekse döngünün
Kahır yüklü bulutlardan kaptığım nemi
Bıraktım sakilce:
Her ıslak sokakta
Bulutlardan kaçamadığım nasıl da aşikâr,
Çıkmazların sorumlusu benmişim gibi
Çıkıntılı şekillerde
El yordamı gördüğüm
Ölü bir ninni babında
Kulağıma çalınan nice fısıltı:
İçinde tokuşurken öznelerin
Emir kipine delalet edindiğim her
izlek,
Gidip gelmelerle iştigal,
Alıp veremediğim de yok oysa
Yine demindeyim hüznün.
Bayat şarkılara isyanım:
Sev ve unut diyenler kadar da
istikrarsız.
Muhalifim hem de nasıl,
Lakin kendime,
Kinayelere bulaşmış üstü başı
gıybetin
Derleyip toplamaksa payıma düşen
El ayak çekilince başındayım
görevimin:
Mademki aşkı şiar bellediğim
Daha da sevmeliyim, diyen bir surede
kenetliyim
Epeydir.
Zandan çalıntı,
Zamandan da alıntı
Zikreden üç beş derviş belki beyhude
kimine göre,
Kanıtlarım mercek altında
Yaratan dışında nedir tek dayanma
gerekçem?
Kılı kırk yaran ahalisi gönlün
Kandırıldığım da yetmezmiş gibi.
Bir tufanda saklı aklımın oyunları
Çocukluk emsali bir resim aslında
nakşeden,
Siyah beyaz bir terennüm
Saçlarım kâkül ve örülü;
Kaderin ördüğü ne çok ağda takılı
Kaydıkça yüreğimin de yerinden
fırladığı.
Gülüşlerim de mühürlü
Kayıplarım zaten tescilli
Bir de mizansende dikte ettiğim
Belalı yükümleri ahvalin
Kanıtsız asıldığım
Kanatsız uçmaya dair bir zaruret
Gönülde saklı imleri şiire bir bir
ektiğim
Dünden yarına akan suyu kurumuş ırmak
Yine debdebeli hayallerimi asla
teslim etmediğim
Hem de hayli teferruat yüklü
Mimlenmiş beyitlerde oynaşan aklın
iplerinde
Devindiğim gölgem kadar da bayat bir
espri imiş
Hayat.
Heyhat yürek,
İstemezsen de sen de bırak atmayı
Kulvarında koşturan duygularıma
tercümeydin oysa
Dönüp dolaş,
Yerin hazır ilk günden
Boşluğundan kalan,
Yine kaynakça dizelerime
Dirildiğim hangi gün ise
Kop da gel saklandığın kucağından
Sefil gölgelerin
Atıp atacağın tek istikamet
Bil ki içimdeki o soluk hatırat.