Gönülsüz dibi delik tufanlar
Kanayan hacminde kardığın;
Dünün kadar da hâkimsen zulmüne
beşerin
Mazlum vasfımla
Aksayan arka ayaklarında şiirin
İçten içe çöken batıl çehre.
Makamına tutsaksan acının
Matemine ortak tüm sevdiklerinin…
Hadi kon serçe parmağıma
Sen annenden ayrı düşen yabani küçük
serçe:
Sonra da un ufak eyle düşlerimi
Kırptığın kanatlarına konayım da
Uç götür beni mutlu ülkelere.
Azmimle yandığım bir dalım madem
Dalında solgun gülün
Kayıp bir narayım yine ısrarcı
imlerim
Baş koyduğum kimisi kayıp dünlerimle…
Sararıp solan hayatlardan çaldım ben
seni
Canım bildiğim halemde
Canhıraş telaşlarımla
Ufkuma bandımsa
Minik ellerinle.
Doğduğun gün daha dün gibi hatırımda
Gök gözlerinde kaybolduğumun teranesi
Yine kardeşliğin
Yüreğime saçtığı tohumlarına
Sunduğum mutluluk gözyaşı
Yediğim bayat ekmeğin şükrü
Başak teninde batıl değil
Yürek telinde bir olduğumuz lehçe.
Yine abla olmanın şanı ile
Kursağımdan geçmeyen lokmalar
Azılı bir sevda masalından
Kaçıp sığınan mazlumların
Yüreğime şerh düştüğü masumiyet ile
Kıvamını tutturduğum acının hikmeti
Artık ne ise düşen payıma…
Niyazlarımın her hecesi
Sulak yüreğimde
Baş veren umutların
Ne isyanı ne reddi
Allah nezdinde
Boyadığım gök kubbe
Yine gözlerinin renginde.