bir sarmaşık boşluğu var içimde
hiç çiçek açamayan yer yosunu yalnızlıklarım var hiç bir mevsimde olmadığı kadar
yarını olmayan med cezir düşlerim
bulutların seferi var göğün maviliğinde incecik bir çisenti yokluyor yüreğimi usul usul
hüznün bütün koşullarına hazırım
damarlarımda nedenini bilmediğim bir keder var
ağlamak ağlamamak arası bir kıvamdayım bu aralar
*
baharlar yaşıyorum hercai ve umarsız
her şeyi acı yanıyla öğreniyorum
hayatla savaşmak ne güzel yeniden …
yeni öznelerle…
narkozsuz yakarışlar deşiyor göğsümü
yağmur yağıyor boşluğundan sessiz
sonsuz bir düzlükte eriyip gidiyorum
iki damla gözyaşı nasıl okyanuslar taşırmış yeni öğrendim anladım gözyaşlarına boğulunca
*
içli bir ezgi besteliyor rüzgar
sisli bir büyü düşüyor küflü mekanların sığınaklarına
yalnızlığın tenha sokaklarında elleri soğukta üşümüş küçücük bir çocuk gibiyim derin dehlizlere umutlar bırakıyorum
paslı çiviler saplanıyor zamanın silik izlerine
*
redfer