Maviyi düşledim önce sadece maviyi…

 

 

 

Top yekûn hücum edendi

Balyalarca askıntı imgeyi sınır dışı ettiğim.

Sabrıma delalet bir hüzündü aslında

İçimde kıvranan sarıdan bir tabaka

Hani mevsimin gözyaşına eşlik eden

Nice savruk ölü yaprak sızlanırken köşe bucak.

 

Mabet bildikleri kimine göre;

İlla ki feriydi simgelerin:

Fal taşı gibi açılan

Dolunayda ısrarla nöbet tutan yetim kimliğim

Varsıl ve de sade bir iklim

Gömüldüğüm kadar sonsuzluğa

Yüreği ihya ettiğim.

 

Sonram olsaydı keşke sorunsuz

Sevdalı renklerin de aksanında kaybolduğum…

Belki aksayandı günlük solgun neşem,

Belki sayacı kırıktı matemin

Her takılı kaldığımda ısrarla canım yanarken

Aidiyet duyguma eşlik eden de o bitimsiz sevgi.

 

Maruzatımı sundum önce:

Kafiyelerimi mutlulukla giydirdim

Aşkı hibe eden gökyüzüne de rahmetini dillendirdim:

Ana kucağından düşmediğim

Dualarınca korunduğum.

Veryansın ettiğim her kâfir peşin hüküm

Hani çıplak ağaçların gizlendiği bir sis bulutu

Ezkaza sindirilmiş rüyaların kâbusa dönüştüğü.

 

Mimarı idi Rabbim: kâh sevincin kâh hüznün

Sevdalı katsayısında özlemin derken

Daha daha çok sevdim.

Kayıplardan doğan bir ümit;

Sezilerimde açıkgözlerimle firar ettiğim mazi:

Koşulsuz yaşadığım İlahi Aşkın kıvancıyla;

Kayıtsızlığına evrenin ekmek uzattığım

Aldığım her darbede,

Şükre biat sezilerimde sevebildiğimden bile çok öte…

 

Kayrasında matemin

Hali hazırda yırtık esvabı dillenen mahremin:

Çatık kaşlı imgelerden tuzak

Sevdalı yarene olmadığım kadar

Yakın ya da uzak.

 

Kehanetin asli hükmü

Rabbime sığınarak

İçine düşmediğim lanetin

Sevi dilinde ezkaza yenik bir faniden de öte

Kaymadan hayatın fevri zemininde

Kopan bir vaveyla alabildiğine.

 

Düş gücüme sadık

Yüreğimle, hayatla barışık

Kefareti belki de düzenin

Muhtevası en asil sarmaşık elbette

İçimdeki yetim:

Reddedilsem de tutuştuğum aşkın ateşiyle

Nihayetinde firar ettiğim zulmün türevi.

 

Hala ve hala saklı tutulası

Kalbimde kocaman bir mabet:

Sözlendiğim rahmete de sevdalandığım her hutbe

Gecenin koyu gözlerinde yanıp sönen neferi

Muhabbetin…

 

Kayıtsız şartsız içime çektiğim her zerre

Dokusunda aşkın

İlla ki barışık içindeki iyi niyetle…

Uçmaksa bulut bulut konduğum

Ve inanç,

Ruhuma teneffüs eden sonsuzluğun

Miadı dolmadan düştüğüm İlahi yolda

Yeter ki düşmeyeyim gözünden Huda’nın

Razıyım düşen her damlaya b/andığım kadar sevdaya.

 


( Mimarı İdi Rabbim... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 30.10.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu