Ey Ebvanın Öksüzü
Ey Sevgili
Nurun on dört asır önce parlayan aydı
Gönlümdeki mahzenler ışığınla aydınlandı
Ashabındı
Karanlık gecelerin dost olan yıldızları
Kurak mevsimlerin gül kokan yağmurları
Ey Can
Sensizlik çölünde yapayalnız hasretinle avundu bu mecnun
Özlem acısına dönüştü yüreğimde ki sevincim
Umuttu
Geceleri ışıl ışıl istikametinde yürüyen ateş böcekleri
Ruhlarına üflenen alevle hayat buldu bedenleri
Ey Bereketim
Mekke de doğan güneşle ısındı Bedrin toprakları
Nur dağından kalplere hikmet yağmurları yağdı
Mucizeydi
Allahın izniyle ikiye bölünen kamer
Veda gününde şahadete kalkan yüz bin el
Ey resul
Göç zamanında sevindi ağlayan kız çocukları
O güzel gülüşünle şenlendi Medine sokakları
Şefkatine muhtaç
Anne yüreğine saklandı cennetin anahtarı
Yesribin seherinden tek tek döküldü gözyaşları
Ey Peygamberim
Mecalsiz zamanlarda yorgun düştü Ademin çocukları
Sevr mağarasında ses buldu hayalleri
Öyle bir ses ki
Taptaze ümitler yeşerten duası sendin
Dudaklarında ebediyet hatırası Ashab-ı Güzinin
Ey Müjdecim
Cennette uçuşan melekler anca ümmetin kadar mutlu
Altından akan nehirlerin coşkusu içimde bulur sukutu
Teşekkürler
Lutfu-izzetiyle zümrüt yeşili ışıklar içinde
Teşke sonsuza dek nuru cemaline aşk ile bakabilsem
Ey fahru kainat
Ufkunuzdan sızan risalet halesiyle aydınlandı düşlerimiz
Dokundukları yerde geceler gündüzlere dönüştü
Heyhat
Ebu Cehlin cehalet atlasında yıldızlar söndü
Onca güzel suretin çirkinliği görüldü
Ey şehitlerin dedesi
Ciğerler yağmalandı Kerbela toprağında
Ciğerparelerini koruyamadık intikam öfkesinden
Asaletin
Matemin kara rengiyle örtüldü
İbrahimin babası bir kez daha üzüldü
Ey miracın sahibi
Arşın kapıları yeniden açılsın gece yürüyüşüne
Cümle alem görelim feleklere yükselişini
Şahit tut bizleri
Cebrailin yaratan Rabbinin adıyla oku deyişine
İki gök arasında ihtişamın en muhteşemine
Ey inzarın sesi
Kalk uyar denildiğinde seni duyan ilk ben olsaydım
Kabe sokaklarında rüzgarından bir esinti
Hoş geldin
Şarkılarında ismine bir övgü bestelenen
Dökülen gözyaşlarıyla Medine de beklenen
Ey Ebvanın öksüzü
Anne gözlerindeki o bakışın nazargahında bir duvar
Saçını okşayınca yüreğinde oluşan hıçkırık
Son kez ben olsaydım
Dede kucağında ki yetimin hissettiği yalnızlık
Buğulu gözlerden akan o bir damla gözyaşı
Ben olsaydım
Ey gönlümün Efendisi
Bu günlerden sana selatu selamlar getirdim
Senden uzak bizlerde öksüz bizlerde yetim
Şefaatine muhtacız
Selam ver zamanımıza her günün sabahına
Ashabın olamadık ümmetin olmaya razıyız
redfer
(
Ey Ebvanın Öksüzü başlıklı yazı
redfer tarafından
8.11.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.