‘’Sormuyorum artık biliciye de

Bilgine de aşkın darası nedir

Ve mutsuzluk mümkün müdür ki o

Bir kırlangıç ikindisiydi belki de

Gümüşte ve güzde gizlenen.’’ (A. Telli)

 

 

 

Yolda kalmıştı ay ışığı ve dayanamadım

Onardım yüreğini mevsimin

Dolup doluştu kırkikindiler

Yas yüklü kadınlar

Yüzü asık ve buruşuk bir düş de bindi ay dedeye

İçimin ikramı ile ihya ettim gökyüzünü

Bir dirlik ve birlik çağrısı ki

Yoldan geçen kimse buyur ettim ay dedeye

Sormadım da kimin nesidir, diye.

 

Yoğum yine bu gece

Az evvel çıkardım hüzün hırkamı

Ve astım ay dedeye

Elbet yetmedim hiçbir zaman yetemedim

Yitiminde günün derledim topladım güncemi

Yaslanıp en ulu dağa sözlendim dualarla

Sözcüklerim yastan yeni çıktı üstelik

En azından şiir bitene kadar mutluyum, azizim.

 

Bir azize olmayı dilerdim

Kim bilir belki de ta kendisi.

Ruhum yorgun hem mevsim gibi

Aslında mevsim de yüklü hala taşıyamazken

Bunca insan neslini

Belki de bizleriyiz taşıyamayan birbirini

Verip veriştirdiğimiz ne çok şey ne çok acı

Açısı kaybolmuş hep yüreklerin

Pencereler kırık ve dağınık

Bir mimozayı dahi esirgerken çiçekçi

Selam verip de alamadığım değil elbet

Tek gerçek.

 

Bir de vazgeçişlerim

En çok da kendimden

Yaşaran gözlerim, azizim

Bak yeşerdi dünya ve çiçekler

Neymişim ben neymişim?

Yaşa, efkârlan ve kılıç kuşan.

Yetememiş de hem düşlerimin peşine

Düşerken

Ah, bir de düşse ya şunca zalim yakamdan.

 

Ne diyordum ben sahi?

Ah, evet, içine gizlendiğim ay dede

Bir de makul olan olmayan ne varsa

Tıktığım heybeme en çok da

Sırdaş bildiğim gölgeler

Ve yakarışım Rabbime

Şükürler olsun ki duyan biri var işin sonunda.

 

Kenetlendiğim bir ışık

Rengim bazen pembe bazen soluk

Aşkın kıvancıyla iç geçirdiğim o izlek

Hani saklandığım

Hani gözümü sakındığım sevdalı yürek

Yeter de elbet her birimize

O kadar geniş ve ferah ki içim kimi zaman

Kir tutmadığım de değil elbet yalan

En azından Mevla’mın gözünde

Endamlı bir gülüşü de pelesenk etmişken yürek sesime.

 

Selamımla geldim bu şiire

Alanın da almayanın da canı sağ olsun, be azizim

Hayat, bu, gelip geçiyor işte

Ama sevmeden de tükenmez hani hiçbir şiir hece hece

Yarenlik eden bir kalem ve sevinç

Buz tutan yürekleri dahi ısıtmaz mı için için?

 

 


( Azize... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 5.08.2020 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu