...
Yine birazdan ay mehtaba duracak,
Yine kararan gökte dolaşacak,
Artık günlük sıkıntılar görünmez olacak,
Evrenin derinliklerine yönelecek,
En uzak yıldızlara kadar sızacağız…
Dünyanın mağdur edişine son verecek,
Yeniden tüm Türk dünyasını uyandıracak,
Dirilişe, uyanışa, yükselişe davet edecek,
Her gün yeni bir zafere, yeni zaferlere
Aşkla, şevkle, gönüllü olarak koşacağız…
Hak ve hakikat bizleri göreve çağırırken,
Suyun durmadığı gibi düşman da uyumazken
Bizlere durmak, bizlere uyumak düşer mi?
Olur-olmazla, sıradan ve boş şeylerle
Kardeş kardeşe kırılıp, kızıp hiç küser mi?
Düşman çokmuş, sayısız hain varmış,
Bizde iman ve bizde irade varken ne söker?
“Ey Türk titre ve kendine gel” diyen atanın
Çağlar ötesinden gelen sesi yine kükrer
Yeniden bizi göreve çağırır tekrar, tekrar…
Türk olmanın şuuruyla durma, kalk ve yürü…
Sen yürü ki, peşine takılsın insanın en özgürü
Ardından rüzgârı sen sürükle, ateşi sen tutuştur
Kendini küçük ve hakir görme, evrenin sahibi
-Yeryüzünde ordularım vardır- diye değer verirken
...
Ant - 100621