Benim Bir Dünüm Vardı!
Benim bir dünüm vardı
Bugün onu yitirdiğim
Bugünü inşa edemediğim
Birde sönmeyen yangınlarımla
bugünüm
İkisi arasında her şey kördüğüm
Çözemediğim ne varsa ben sardı
Çözülür sandım zamanla
Çıkılmaz bir kuyuymuş içine
düştüğüm
Feryatlarım yükseliyor dumanla
Fiyatını biçemediğim düşlerimle
üşüdüğüm
Bir battaniyeye sarılır mıyım
ısınmak için
Yoksa bunlar fikrin ince gülünü
tuttuğum için mi?
Oysa yeni sabahlar hep vurgundum
Haliyle biraz da durgundum
Yeni bir sabahta huzura yürürken
Taze hülyalar düşlerken
Düşleyemediğim sokaklara sapıyordum
Haliyle nereye gideceğimi de
kestiremiyordum
Kestirme sokaklardan ana caddeye
çıkar
Kendimi bir taksinin koltuğuna atar
İşe yetişmeye çalışırdım
İçim koşuşturmadan alev alev yanar
Bir serinliği bir köşede arardım
Telaşımda bulmak ne mümkün
Mümkünü telaffuz ederken
Çalmazdı gönülde neşeli türküm
Mehmet Aluç