Bekliyorum Artık Yeter Sıkıldım

Bugün kelimeler gülümser
Kalem onlara bakar neşelenir
Cama konan bir kuş bana bakar
Ben hepsine bakarım bir şeyler sezerim
Galiba kelimeler hasreti yazmaktan sıkıldı
Kalem onları yazmaktan
Kuş odanın havasındaki karanlığın koyusunda
Açtım pencereyi içeri güneş girdi
Kuş girdi
Kelebek girdi
Güllerin kokusu girdi
Bahar girdi kış sonbahar ilkbahar girdi
Girmeyen bir kişi kaldı
O da girmedi
Şimdi o girmedi diye
Bu havayı zehir mi edeyim yani
Gelene kapımız açıktı
Zaten atacağı bir adımlık mesafeydi
Yollar hazırdı
Onu getirecek rüzgâr
Kuşlar
Bahar
Çiçekler
Gelmedi zaten
Gelemezdi mi sanki
Dindiremedi dinmeyi bekleyeni
Oysa durum bu ki ortada yok
Oysa ben kendime
Ve ona dönük olmayı istedim
Haber saldım kuşlarla
Mektupla
Ne bir cevap yazdı
Ne bir işaret
Ne bir imge ile
Bunu teyit etti
Ben dedim geleyim
Bir deli akan akarsu dere gibi
Akamadım
Varamadım
Sonbaharın solgun rengi gibi solduk kaldık
Ey gönlümün sevdası
Baharımın neşesi
Dalgalanır gönülle dil böylesine
Darmadağınığım
Gönder bana aşk okunu ey aşk
Bekliyorum artık yeter sıkıldım
Sapla sol yanıma
Mehmet Aluç