İçinde Yanan Çıramla
Söyleyeceğimi düşündüm elbet bin
kere
Gönlümü aşk ile serdim ben tüm
gönüllere
Varmak için aşkla çıktım elbet
ıssız yollara
Yolda üzeni gördüm söyledim duyan
olmadı
Olmayanı oldurtandı Rabbim dua
eyledim
Sevmeyen gönüllere akmaz suyun
akmasın istedim
Kurumuş çöl olmuş gönül yeşersin
diledim
Yeşermeyen çölü yeşermeye çalıştım
yeşermedi
Yeşerten Rabbimdi yeşermesini
istedim duamla
Hep sevelim sevilelim istedim işte
tam buramla
Buram dediğim gönlümdü içinde yanan
çıramla
Aydınlatayım dedim söndürdüler
aydınlatamadım
Aydınlatan Rabbimdi gönülleri
aydınlat sen Rabbim
Nurunla nurlandır gönüllerle âlemi
sensin tabibim
Varayım seven gönüllere yoldaki
taşlara da talibim
Taşları kaldırdım yerine koydular
kaldıramadım
Rabbim her şeyi kaldıran sensin sen
taşları kaldırasın
Gönülde nefret kin var sen onları
uçurumlara attırasın
Atmayan varsa ağırlığıyla ezesin
içinde bırakmayasın
Kalkmaz taşları kaldıramadım Rabbim
Nusret’ini yollayasın
Yaralanmış kalbimle yaraları sarmak
istedim bende
Yaralarını sarmamı istemediler
yaraladılar gönülde
Rabbim sen saransın yaraları
yetişeni her gününde
Her gününde seni andım buldum seni
gönlün gülüşünde
Gönlün gülüşünde gezdim deli
diyerek kovaladılar
Kovalayanlar aşktan habersizdi beni
de anlamadılar
Anlayan sensin Rabbim sen anlatasın
çok yaraladılar
Yaranın içinde seni kudretin vardı
kudretine vardırtasın
Camın kenarında bakar oldun Rabbim
insanlara
Sen ulaştırasın Rabbim seni seven
halis nurlu kullara
Baktırtmayasın Rabbim bir odada
dört duvarlara
Aramıza ördüğümüz duvarları sen
kaldır,
Rabbim varalım canlara
Gönüller yanar isli dumanlıyla
çıkar bacadan
Sen bizleri bir arada nurunla
tutasın yüce yaradan
Vardırtasın gönülleri Rabbim
gerilerde uzak kalmadan
Uzakları yakın edensin Rabbim
kavuştur sona varmadan
Kul Mehmet’im yola düştüm yollarda
ben yazarım
Yollar çok kaygan olmuş adım atınca
kayarım
Pazarda insanlık satılığa çıkmış
ben buna kızarım
Rabbim vazgeçirtemedim sen
yetişesin yoksa çok ağl(yan)arız
Mehmet Aluç-Kul Mehmet