Hangi renksin, ey asası yüreğimin ey
asi yüreğimin mizacı hangi karede saklısın…
Melundur gölgeler
Aşka meftun yürek
Eser rüzgâr doğudan batıdan
Bu acıyı küremeye yürek gerek.
Batılı dünün
Bir batında doğdu gece ve hüzün
Efkârı dünün
Evhamla yaşamak ne ki bu saatten
sonra
Demenin bir anlamı var mı sahi?
Lakin vakit dolmadı kıyametten önce.
Ah, Rabbim, aşkların en güzeli ve ulu
Mevkiin Makamın
Beni çağıran usulca
Aşkın inkârı ne mümkün?
Sensin bizi aşkla yaratan.
Nankör kimi insan
Kimisi husumet erbabı
Ertelediğimiz bir ölümdü dünün bekası
gündü
Gürleyen sesi yüreğimin
Taban tabana zıt olduğum masum
gülüşlerim
Ve işte kundaklandı yüreğim
Mutluluk nasıl da izafi yarınlardan
firar edecek sanki
Beklemeye de değer mi?
Elbet ulaşacak her adrese
Posta güvercini aralıksız nöbette
Ne isyan ederim ne inkâr
Daha çok sevmeli ve yakarmalıyım
Rabbime
Reşit değilse hüznüm neyleyim?
Rakımı yüksekse mutluluğun elbet
bekleyeceğim
Bu coğrafya ki güzel ülkemin hududu
Havadisler kaderde saklı varsın
tutulsun
Yüreğimin nutku.
Seyyahtır acılarım
Semazen varlığım
Ve de kırılganlığım
Haraç mezat sevmedim ben
Türküler yaktım ve ağıtlar ve
mektuplar
İlahi Aşkla devindi ruhum ve telaşla
Yaşarken
Nutku tutuldu bu sefer kalemin
Bin bir eda ile nazını çektiğim
seferisi sözcüklerin
İhtişamlıdır yüreğim
İhbar ettiğim iç sesim
Noksan kılındığım ve de nüktedan
varlığım
Sözcüklerimle erdim arşa
Yalnızlığımı yok saydım Rabbime
duyduğum büyük aşkla
Rengim ve rakımım
Varsın rencide edileyim bir ömür
Bu yüreğin hâsılı
Kaybolduğum ne ki kaybettiklerimin
yanında?
Ve tutuşan sözcüklerim
Esen rüzgârın akıbeti saklı Allah
katında
Nemalandığım bunca duygu ve hüzün
Aşkla örülü mabedim
Rabbime yakın kılındığım anbean
Hükmedene sevgi hürmeti vazife
bildiğim
Şükürler olsun sana güzel Rabbim
Yeter ki feraha çıkar ülkemi
Ve ülküm ve ilkem ve vatan sevdam
Ben yaralı bir kuşum
Davası ise vatanı insan kalmanın
Güzelliği eşlik ederken niyazlarım
Sonsuzluğa huzurla kanat açar