Karar:
“Bir iş veya sorun hakkında düşünülerek ve tartışılarak verilen kesin yargı”
diye tanımlar Tdk’mu.
Bu tanımdan yola çıkarsak karar: Bir
iş, bir oluş, bir hareketin manivelası, tetikleyici unsuru, başlangıcıdır
diyebiliriz. Kararsız, yön bulunmaz yol yürünmez, iş görülmez, olmasını
istedikleriniz de olmaz. Bu anlamda karar, iyi ya da kötü bir bakıma, her
insanın kılavuzudur.
Kılavuzu karga olanın, denir ya!
Karar; her zaman doğru olana götürmez kişiyi. Aldığınız kararın iyi mi kötü mü
olduğunu sonuçları belirler.
Sonuç yararınıza ise doğru karar aldığınızı, sonuç zararınıza ise yanlış karar
aldığınızı düşünebilirsiniz.
İnsan, bazen iki seçenek arasında
kararsızlık yaşayabilir. Bu durumun ağır bedelleri de olabilir.
Diyelim ki yolun karşısına
geçeceksiniz. Üs geçit uzak, ışıklı uyarı da yok, sağa sola baktınız indiniz
yola bir araba hızla geliyor. Geriye mi kaçsan, ileriye mi gitsen ikilemi
içindesiniz. Karar veremiyorsunuz. Sizi büyük bir kazadan şoförün dikkati,
arabanın fireni kurtarabilir ancak.
“Kararsızlık en kötü karardan daha kötüdür.”
Buraya kadar, “karar sözcüğünden ne
anlamalıyız?” Sorusunu yanıtlarken;
insan için önemine ve kararsızlığın tehlikesine de işaret ettik.
Karar alma ya da karar verme düşünsel
eylemini, risk ve sorumluluk bakımından ikiye ayırabiliriz. Birincisi,
kişilerin kendi özgür iradesiyle kendileri için aldığı, nereye gideceğinden, ne
giyeceğinden ne yiyeceğinden, kendisi için yapacağı alıveriş gibi günlük yaşam
içinde özgürce alınan kararlardır. Yararı da zararı da kişinin kendisine
aittir. Yetişkin ve sağlıklı, her özgür insan, kendisinin günlük yaşamanı
düzenlemek adına her gün istediği kadar karar alabilir, aldığı kararı
değiştirebilir.
İkincisi, karar verme yetkisi verilenler ya da alanlardır.
İnsan toplumsal bir varlıktır. Her topluluk,
topluluğu oluşturan bireylerin sayısı, niteliği ne olursa olsun hiyerarşik bir
yapıya sahiptir.
En küçük topluluk olan aile de bile hiyerarşik bir yapı vardır. Ailede
sırasıyla ve genellikle baba, anne, ağabey, abla, çocuklar. Aile de son kararı
verme yetkisi babadadır. Babanın olmadığı durumlarda annededir, annenin de
olmadığı durumlarda ağabey ya da abla karar verir Ailede kişiler karar verme
yetkisini adet, gelenek ve töreden alır.
Bunların dışında, kendi sorumluluk
alanında, üst- ast ilişkisi içinde hem özel kurum kuruluşlarda hem devletin
işleyişinde yasalarla sınırlandırılmış karar verme yetkisi verilenler vardır.
Bu karar verme yetkisi Cumhurbaşkanından en alttaki memura kadar yasalarla
belirlenmiştir.
Demokrasilerde yasaları yapanlar,
halkın temsilcileri Millet Vekillerinin oluşturduğu parlamentodur.
Gücünü yasalardan almayan, yani
yasadışı bütün eylemlerin sorgulandığı, varsa, suçluların cezalandığı yerler de
yine yasalarla kurulmuş bağımsız mahkemelerdir.
Gücünü yetkisini yasalardan alan bu
kişiler Karar verirken “kılı kırk yarmak”
deyimiyle ifade edilen bir çaba içinde olmalılar. Çünkü aldığı kararın,
bedelini hem kendisi hem de sorumlu olduğu kitleler öderler.
Aslında bütün karar vericiler, ister
kendisi için ister özel şirket, ya da dernek, sendika vs. topluluklar, isterse
kamu kurumları olsun en küçük topluluktan en karmaşık topluluklara kadar, az ya
da çok; verileri toplama, riskleri belirleme, seçenekler içinden seçim yapma
gibi bir hazırlık süreci yaşarlar ve karar verirler. Sonrasında eyleme geçilir
ve kararın gerekleri yapılır.
Her karar, doğru karar mıdır? O’da
uygulamanın sonunda yaşayarak öğrenilir. İster anlık olsun ister araştırma,
inceleme sonucu olsun her kararın; az ya da çok riski vardır. Riski en aza
indirmek bilgi, birikim (deneyim) ve cesaret gerektirir.
“Cesaret, kaybetme korkusunu yenmektir”
Bu anlamda, “Her insan, aldığı kararın ya
kurbanı ya da kahramanıdır.”
“Batan
güneş için ağlamayın; yeniden doğduğunda ne yapacağınıza karar verin.” Dale Carnegie
“Hayatı
insan için yaşanılır kılan veya işkenceye dönüştüren, kişinin kendi yaptığı
seçimlerdir.” Jean Paul Sartre
Önemsediğim bu sözleri de buraya
aldıktan sonra, konuyu bir dörtlükle sonlandıralım.
“Karar köprüsünün adı sırattır.”
“Sırat Sırat dedikleri bir
aşılmaz yol değildir
Akıl ile yol alana geçip gitmek zor
değildir
Cennet ile cehenneme seni taşır her
kararın
Her kararın kapısıdır keskin kılıç,
kıl değildir.”
-------------------------------- Tahir Eker 6.4.2023