En Derin Acının Şehri Benim


ben ortadoğuyum
yıkık, harap, mağrur ve asi
işgale uğramış, yağmalanmış
kana bulanmış  insanlarım 
zalimlerin istilasındayım
sahipsizim.

acı gerçekle vurulmuş
kara çarşaflı ,kara gözlü kadınım 
ölmeden önce yaşamanın sırrıyla
cebelleşen 
rutubetli, soğuk odalarda  
göz yaşlarıyla yoğrulmuş  

koca bir ömrü savaş ile geçirmek neden 
önce demokrasi yağdırdılar göklerden 
sonra cesetlerimizden 
palet palet özgürlük geçirdiler
namlu namlu püskürttüler mermileri
saniyede kaç adet

demokrasi evlerimize isabet etti 
tam onsekiz adet insan hakları saymışlar 
vücudunda  babamın
demokrasi insanları korkudan 
uykusuz bırakır mı hiç
kuşlar gökyüzünü terk eder mi 
demokrasi geldi diye

giymeye kıyamadığım pabuçlarım  kaldı elimde
demokrasilerde çocuklar yetim kalır mı hiç
demokrasi bomba diye güpe gündüz 
pazar yerine düşer mi hiç  
ayaksız ,kolsuz,kör ,sağırım şimdi  

önce fosfor bombaları yağdı gökten 
sonra tanklar geçti üstümüzden
yüzü maskeli pudra bombaları düştü
saniyede kaç adet 
kaç adedi bana isabet etmiş
pamuk tarlaları 
ölüm figürleriyle dolu 
siyonist askerlerin yapa geldiği

özgürlük adına 
ölümlerden ölüm beğenin dediler 
bahtı kara ölüm beğenilir mi hiç
insan hakları adına 
demokrasi adına
hak , hukuk adına ölüm dağıtılır mı hiç
adalet adına ölüm tartılır mı hiç

taş üstünde taş bırakmadan 
bırakmamaya ant ederek  
yakıp yıktılar şehirleri 
büyük felaket yaşandı,
yaşanıyor ortadoğuda
duyulmamış , bilinmemiş
yeni icat 
yeni tasarım demorasi

binlercesi sokaklarda
köy köy ,kent kent 
tekmelenen dövülen sürüklenen 
korkunç görüntüler
oluk oluk akan kan 
adeta vahşet
ölüm yağıyor ortadoğuya

ağlayın ,hey  oradakiler 
eller kara, eller kirli 
vicdanlar kara,vicdanlar kirli
ölümlerden ölüm beğeniyoruz artık
nasıl , ne şekil ,ne türlü bir ölüm istersek
hangi yönden,hangi tarz,hangi çeşit
ölümlerden ölüm seçiyoruz kendimize

hangi vakit 
sabah mı akşam mı
bir miğfer ,bir bomba ,bol mermi,  bolca makineli
her gün çocuklarımız ölüyor mayın tarlalarında 
çocuklar çiçek açıyor tankların  namlularında
her sahnede çocuklar kalaşnikofla vuruluyor
nice güneşler batıyor ortadoğuda

bir  cuma sabahı beni de vurdular
kitlesel imha silahlarıyla 
kafama nişan alıp
beynime sıktılar
halepte beynine kurşun sıkılanda bendim
filistinde taşlarla kolu bacağı kırılanda

dicle ve fırat  
gözyaşlarımla  birbirine bağlandı
o darmadağın
o delik deşik
o kanlı yüz benim

bombalar beline sarılmış 
cephane yüklü  benim
asırlarca ağlayan , 
gözyaşı seline dönen de benim
en derin acının şehri de ben
en dehşet ölümlerde benim için
ben ortadoğuyum


redfer
( En Derin Acının Şehri Benim başlıklı yazı redfer tarafından 7.07.2023 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu