Bir susku giyindi zaman, yalnızlığına
mahal veren o demli figan…
Göğsümde kıvancı saklı dünün
Göl durgunluğunda bir hayata
öykündüğüm
Mısralar diyorum
Mısralar dikiyorum haybeden
Ömre katık dizelerden sökün eden
Güneşi topluyorum kış için
Kışlasında yüreğin tezat iklimler
diktiğim
Kaşla göz arası firar eden can gibi
meylettiğim
S/onsuzluğu mesken tuttuğum
Onanmaz bir yarada
Oylumunda mevsimin…
Karartma geceleri
Yer demir gök bakır
Kuşatma sancıları
Meylettiğim bir düştür ki
İçine düşülesi çukurun dibi
Dip dibe geçen zaman
Acının halveti
Huzura hasreti
Hazanda saklı meali
Kurşun ağırlığında şiirlerden
dikilesi
Bir hırka gibi bir yelek gibi
Kuşatan bedenimi.
Edebi yerinde
Adabı kökünde
Eylemleri biteviye
Aykırı zamanların ardıç kuşları
Andıkça dünü
Ar bildikçe günü
Arşı alaya çıkan hüznü…
Gergin ve muğlak bir hayat
Demli ve denli bir tuzak
Dertop olmuş iken bir kere
İnzivada geçen ömre
Yağan lanet
Yağdıran zalim
Yağmalanmış yürek
Ağdalı mealim
Ansızın sızan irin gibi
Tebessüm ekip acı biçtim biçeli
İfa edebildiğimden de öte
İtibarı zedelenmiş bir şiirin nüktesi.
Nüvesi yerin
Namı almış yürümüş göğün
Nar misali
Nur misali
Nazenin sızımda saklı iken şifa
şerbeti
Ne şehveti
Ne kini
Ne kanı
Ne de kandığı
Kardığım kadar önümü
Kaybolmanın feleği
Kor gözlerinde sevdanın
Köhne bir lahit iken sevginin mezarı
Şimdim ve sonram
Öncemle yok artık alakam
Ar damarı çatlamış gezegen
Gezgin imgelerden vurgun yediğim
Varla yok arası benliğim
Kaybolan gençliğim,
Hangi yaşa hangi yasa gebeyim ki
Geberen yüreğim
Gerdanını süzen kalemim
Garbında hüznün
Gark eden bilinmezin
Kaybında ömrün
Kamçılandığı kadar yüreğin
Kalemin dikenli telleri
İsyan ötesi bir derdi
Delişmen rüzgârda saklı iken sevdanın
nemi
Namert gölgelerden uzak
Batıla tuzak
Bodoslama sevmenin ikbali
Hani olur da bir şiir daha diktim mi
Dikenli yollarında ömrün
Dilemması bilinmezin
Dilberdudağı özlemin
Dilaltıdır olsa olsa şiir
Dikine saplandığım
Diklendiğim namerdin öfkesi.
Kuluçkada gece
Kum döken saatin zembereği
Ziyneti yüreğin
Zamlı tarifesi zan yüklü gerçeklerin
Varsın olmasın bir hayalim
Bir şiir daha diktim mi mezar taşıma
Zemherilerde yanan ateşin ferine
Bandığım kadar kalemi
Firari bir rüzgâr
Fedaisi olduğum kader
Katkı payında kederin
İhya edilesi hayallerin son durağında
Beklemek kadar acıtır mı sahi canını
insanın?
Bir ölüm fermanı
Bir yitimin daha isyanı
Yatıya kalmış bir sözcükten üreyen
kelamı
Son noktaya varma telaşı
Sondan bir evvel kalbi
Tetikleyen hüznün telvesi
Ne de olsa bir içimliktir şiirin
kasveti
Zatı muhterem yâd ettiği kadar
yalnızlığın sarkacını
Sunumunda umudun
Solsa bile ufkun
Tutulan nutkunda saklı yarınların
idam fermanı:
Ha şiir ha susku
Ha gölgem ha ruhu
Endamlı bir minvalde
Ezkaza serildiğim kadar kabrime
Kaç karattır sahi şiirin değeri?