İhtişamlı bir renk diledim öncesinde…

Mavidendi cübbem beyaz cüssem çalınmış cüzdanım yangından ilk kurtardığım ise vicdanım.

Ön göremediğimdi yaşam öz veri ile yüklendiğim:

Ben ki hamalı dertlerin.

Ben ki seyyah bir meczup.

Ruhumun dikenleri ve tevekkül yüklü yüreğim rengim sarı sonbaharın mezarı iken yatağım kıblemde sarnıcım kaybolduğum kadar aşka Mevla’ma dönük yüzüm ve kaderden istirham ettiğim…

Tetiklenmiş bir haleti ruhiye ki…

Ve kanıksanmış acılar.

Kaybolmaya yüz tutmuş yüz bulduğum sevda.

Mahremim ve matemim ve mabedim.

Körüklendikçe duygular izini sürdüğüm.

Kardıkça önümü dünümü geçiştirdiğim.

İlla ki kat izim saklı rahlemde kat izinde sevginin doğaçlama yaşadığım doğaçlama sevip yazdığım.

Amberi kısık.

Aksanı silik.

Aksinde yüzümün içime tuttuğum ışık.

Ben ki bir minvalden uzandığım…

Meskensiz ve zamansız öğretilerle hemhal sıdkım sıyrılsa da yaşamdan umudumdan kopamadığım.

Kayan yıldız misali.

Ayaklarımın altından kayan zemin.

Ne ihtiras ne şehvet ne kin ne nefret

Sudan sebeplerle hatta durduk yere kimse nefret eden nefsine dönük ruhum nefsini terbiye etmesini dilediğim ummanlarca insan ve zaafları kat ettiğim yol dayandığım Ulu Çınarım ne bir vakit ne de bir akit varsa yoksa parmak izim ve kalemim aşkın şüheda dününde saklı aşikâr sevdiğim aşina olduğum Aşiyan yolları iklimin de ne kibri kaldı ne ihaneti toz torbam dolu tozu dumana kattığım zamanlar anı dolu.

Her an’ ım.

Her an’ ım.

Hidayetin beşiği inancın eşiği yoktan var edene taptığım.

Ey, rengim iken beyaz.

Ey, rakımım iken ulaşılmaz.

Ey, yüce Mevla’m: gördüm ki nice insan hem de sevdiklerim bana t/uzak.

İhya edilesi değil bedenim ki ne zafiyet yüklüyüm ne de zaaflarımı kutsarım ar bildiğim ve haysiyetim ve şerefim ve namusum üstüne yemin ettiğim Kutsal Kitabımın izinden gittiğim.

Teşrifi mi günün?

Teftişi mi meleklerin?

Tensiye ettiğim oncası taziyelerimi sunduğum yalnızlığın goncası.

Betim benzim atmadı henüz.

Hali hazırda açmaktan men ettiğim kendimi goncalarımı sona ve dona sakladığım gül mizacımla şakıyıp bülbül olup dalıma konduğum beni bana sunan ey, ahali beni benden eden ey, eşrafım sancılandığım her şafak vakti nasıl da mazlumlara nasıl da hastalara nasıl da anneme duacıyım.

Kirim yok kinim yok kibrim de.

Dik durduğum kadar diklendiğim kâfir ve nice münafık.

Aşkın neferi.

Yurdumun aşkla dolu feri.

Ben ki bir Türk kızı vatanına ezelden sevdalı.

Askerim.

Polisim.

Kadınım.

Kız çocuğuyum.

Anneyim.

Ve muallime.

Aslında aşkın beş hali ismin beş haline kafa tutan ismimin de önemi yok iken sevdalandım ben bir kere yüce Rabbime canım ülkeme.

Dündü öğüttüğüm.

Hayattı öğretilerin kördüğümü.

Bazen kor bazen köz.

Bazen ok bazen yay.

Bir minval ki şakıdığım.

Bir nizam ki eksik olmadığım.

Ne mazeret.

Ne ihanet.

Varsa yoksa kanımda saklı asalet.

Muallimin kızı bu yurdun neferi elbet sevginin tılsımı.

Zanların uzağında.

Gıybetin de düşmezken tuzağına.

Varsın uçuşsun kinayeler.

Alnım açık başım dik omzumda heybem yüreğimde taşıdığım sevgim ve servetim ve ülkem ve annem.

Bir batında doğdu mehtap güneş.

Mealime ışık tutan her serkeş duygu.

Ne sefilim.

Ne sıradan.

Aslına rücu eden yüreğimde asılı kaftan.

Kaf dağına hiç gitmedim.

Kafamı kuma hiç gömmedim.

Günyüzü gördüm nice zaman şükürler olsun ki Rabbime.

Tahtımı yapan da ailem bahtıma ışık saçan da.

Ne dün ne bu gün yalan nedir bilmedim.

Koftur kimi insan.

Küftür yürekleri tutan.

Yarama tuz değil sevgi bastığım.

Kıblem.

Mihrabım.

Hicretim.

Hicvim.

Asaletim.

Tükenmek bilmeyen coşkum ve sevgimse tek servetim…

Tapındığım yüce İlahım.

Tepindiğim yüreğim sözcüklerse duvağım.

Eksik etmediğim dualarım.

Ey, güzel Rabbim sen koru bizi.

Tutuşan kabrim ölümden korkmadım.

Tutuşan yüreğim hep de sevgiyle direndim.

Turuncu güneşin şapkası kordan.

Yüreğimde koşan yılkı atları dünden.

Günüm günüme uymasa da.

Gümbürtüye gitse de ömrüm.

Gücüme gitmez artık eşrafım artık kimse dalmışken uykuya serili sarılı oldukları gıybeti uzak tutsunlar yeter ki yine de gocunmam hem insan kendini Rabbini bildikten sonra hiç düşer mi gardı?

Yâdım.

Dünüm.

Teselli bulduğum.

Tecelli ettiğinde umudum.

Tefe konsam da.

T/av olmadığım iblis ve zalim.

Rabbine sadık ve âşık vatan aşkıyla yanan bir şafağım ve de meşale öyküm çok öykündüğüm yok öldürdüğüm nefsim çocukluğumdan bu yana, kendimi ve nefsimi ve bedenimi açlıkla terbiye ettiğim…

Aşkın meşrebi.

Sevginin indinde saklı serveti…

Bahşeden mademki yüce Mevla.

Sözcükler cumhuriyetinde kalemimle attığım her imza…

 

 


( Sevgim Ve Servetim Ve Ülkem Ve Annem... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 10/15/2023 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu