Sormayın Beni
Sormayın siz beni...
Koca deryada damlayım
Kanaması geçmeyen bir yara
Kaderi hiç gülmemiş bahtı kara
Zerre den daha küçük bir meblayım.
Gazı tükenmiş, fitili sönmüş
Köşede unutulmuş isli bir çıra
Defalarca atılmış,
Yazısı gelmeyen tura yım
Sormayın beni
Neşet in dilinde Zahidesi
Mızrabında telin sesiyim
Ağlayan şiirlerin abidesi
Dilsiz kalbin duyulmayan hissiyim
Kıvrım kıvrım dolaşan Sakarya
Ötmeyi bilmeyen yavru bir kanarya
Bazen çılgın akan Aras
Kimi zaman kendine bulanmış
Zalime baş kaldırmış Asi'yim
Toprağın içinde humus
Aşkı arayıp bulan Yunus um
Tercümesi zor olan Bâki yim
Sormayın beni
Gelin bakın içime
Yazdığım şiirler anlatsın
Yaptığım besteler dinletsin
Eyy aşk..
Nehir kıyısına düşmüş
Yaralı bir güvercin gibi
İçimde bile gurbetsin
Sormayın beni...
Sormayın beni çözemezsiniz.
İsmet Bozkurt (Dilsiz
Kalem)