Çıkış Yolu Ararken
        Suat yeşil gözlü buğday tenli çatık kaşlıydı .Ağırdı sert bakardı. Elinden tesbih hiç eksik olmazdı. Hayat ne kadar zor şey var hepsini ona getirmişti.bi yandan fakirlik bir yandan kardeşinin hastalığı Suat’ı yeteri kadar etkilemişti.
         Motor tamirhanesinde asgari ücretle çalışıyordu. Geçimini sağlayacak başka bir iş daha bilmiyordu. O paranın bir kısmı kiraya bir kısımda kardeşinin rahatsızlığına gidiyordu. Suat’ın yaşam boyunca  tutunacağı tek dal kardeşi Samet’ti. Başkada kimsesi kalmamıştı şu hayatta
        Samet güleç bir çocuktu. Gözlerinin içi parlıyordu. Berrak su gibiydi gönlünde hiç kötülük yoktu mutlu bir yaşam istiyordu sadece. kitap okumayı çok seviyordu. Müzik dinlerken hep hayaller kuruyordu koştuğu günleri özlemle bekliyordu.
        Samet böbrek hastasıydı böbrekleri iflas etmek üzereydi. Acilen uygun donöre ihtiyaç vardı. Abisi Suat’ın böbrekleri uyuyordu ama ameliyat için 100 bin lira para istiyorlardı. Suat’ın bu parayı ödeyecek gücü yoktu.
         Suat her Pazar kardeşini tekerlekli sandalyeye bindirir onu parka götürürdü. Birlikte çekirdek yerler limonata içerlerdi. Her şeye rağmen mutluydular yüzleri bütün kötü gidişata rağmen gülüyordu hayata tutunan iki kardeşlerdi.
          Anneleri Rana Hanım ve babaları Ahmet Bey bundan tam on yıl önce trafik kazası sonucu yaşamlarını yitirmişlerdi. Annesi Rana Hanım terzi babası Ahmet beyde market işletiyordu. on yıl öncesine kadar çok güzel bir yaşantıları vardı. Evin iki mutlu çocuğu olarak yaşarken o vahim kaza yaşandı. Hayatları alt üst olan iki genç kalmıştı dünyada ama her şeye rağmen direniyorlar ellerinden geleni yapıyorlardı.
        Suat lise mezunuydu kardeşinin rahatsızlığından sonra üniversiteyi okuyamamıştı. Zaten öyle büyük hayalleri yoktu yaşı 25 olmuştu. Bütün ömrünü 13 yaşındaki kardeşine harcamıştı. Kendi okuyamamıştı ama kardeşi okusun diye elinden gelen her şeyi yapıyordu. Onu her gün tekerlekli sandalyesiyle okula bırakıyor okul çıkışı almaya gidiyordu. Suat evlenmeyi bile hiç düşünmüyordu. Evlense eşi böyle bir hayatı kabul eder mi emin değildi
        Annesi babası yaşarken durumları bu kadar kötü değildi ama hepsi babasının dükkanının borçlarına gitmişti. Babasının marketi vardı. Toptan malzemeleri alıyordu ama borcunu ödeyemiyordu böyle olunca ev araba sırf bu yüzden satılmış borçlar öyle ödenmişti
        Suat’ın en büyük eğlencesi tavla oynamaktı kardeşiyle birlikte evde Tavla geceleri yaparlardı kardeşi Samet tavlada iyiydi Suat’tı her seferinde tokatlardı. Günler acısıyla tatlısıyla geçerken maddi olarak çok sıkıntıya girdiler bankadan Aldıkları kredi hep ilaçlara diyalize gidiyordu. İşin içinden çıkamaz noktadaydılar.
         Mahalle bakkalına veresiye yazdırıyorlardı oraya olan borçlarda hayli kabarmıştı. Mahalleliden de çok borç almışlardı. En çokta Nihat amcalarından sanayide kaportacı olan Nihat amcaya olan borçlarını ödeyecek durumda değillerdi. Nihat amca verdiği parayı istemeye başlamıştı. Suat’ın borcu boğaza kadar gelmişti aldığı para borca gidiyor. Cebinde ayı geçirecek para kalmıyordu. Samet’in okul masrafları da vardı. Suat sinirliydi sertti ama iyi niyetliydi. Kimseye bir kötülüğü dokunmamıştı niyeti bozdu banka soyacaktı çocukluktan beri birlikte vakit geçirdiği arkadaşı Sezer’e açtı konuyu kan kardeşi gibiydiler tamam dedi Nihat madem Samet kardeşim kurtulacak yapalım o zaman deyince Suat’ı iyice ter basmıştı iki emanet silah bulmak gerekiyordu önce o işi hallettiler. Sonra aralarında bir plan proje yaptılar gece saat üçte soyacaklardı bankayı kar maskelerini giyeceklerdi Sezer bilişim işlerinden anlıyordu böylelikle ses çıkarmadan gireceklerdi içeri öyle de oldu gittiler bankayı soymaya ikisi ide çok tedirgindi. Önce alarm mı devre dışı bıraktılar hareket sensörünü çözüp içeri deki güvenlikçileri etkisiz hale getirdiler sonra güvenlikçinin kartıyla kasanın bulunduğu yere gittiler o gece borçları ve kardeşinin ameliyatında ihtiyaç duyulan parayı alıp çıktılar üstüne bir kuruş bile fazla para almadılar.
       Eve geldiler Samet uyuyordu parayı güvenli bir yere koyup sabahı beklediler sabah borçları ödeyip ameliyat parasını yatırdılar kardeşini apar topar hastaneye kaldırıp ameliyat için yatırdılar tabi Suat’ı da çünkü o böbreğini verecekti. Ertesi gün ameliyat olacaktı gün geldiğinde ameliyat sorunsuz geçmişti iki kardeşin durumu da iyiydi Suat ise sonra ne yapacağını bilmiyordu. Teslim olsa kardeşini kime emanet edecekti. Bir başına ne yapardı Samet.
     Polisler Suat’la Sezer’in eş galine ulaşmışlardı banka sahibine de haber etmişlerdi. Hastanede olduklarını öğrenen emniyet güçleri hemen oraya gittiler hakkında tutuklama kararı vardı. Olay için onu sorgu odasında ifadesini alacaklardı. Her şeyi itiraf etti Suat şimdi ne olacağını merak ediyordu.
      Banka sahibi ameliyatlık kardeşi olduğunu ve parayı niye çaldığını öğrendi sonra içinden istese bu adam kasayı boşaltırdı demek ki müşkül durumda hiç vukuatı da yok zavallı kardeşi için bu parayı çalmış bu adam kötü olamaz deyip şikayetini geri çekti. Hatta bununla kalmadı Suat’a daha iyi imkanlarda iş buldu ve bu aileyi büyük bir yıkımdan kurtardı Samet eski sağlığına kavuştu Suat’ta hayatını düzene soktu iki kardeş hayalini kurdukları hayatı yaşamaya başladılar.
 
 
 
 
         
 
( Çıkış Yolu Ararken başlıklı yazı Eril ÖZALAN tarafından 13.06.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu