Nasuh kara
yüzlü top sakallı bir adamdı. Çevrede çok sevilen esnaflardan biriydi.
Sinirliydi ancak yumuşak bir kalbi olduğu çevresindekiler tarafından
hissediliyordu. Kendi işine bakar herkesin işine karışmazdı bazı konularda
kırmızı çizgileri vardı. Mertliğe dürüstlüğe çok önem verirdi. İki yüzlü
insanları hiç sevmezdi. Abisi ramazanla birlikte bir fotoğraf stüdyoları vardı.
Birlikte ekmek teknelerine sahip çıkıyorlardı.
Ramazan bıyıklı esmer tenli dalgalı
saçlı çetin ceviz bir adamdı.. Kendine göre zor günler yaşamıştı. Kardeşiyle
beraber kurdukları fotoğraf stüdyosunu büyütmek istiyorlardı. Kardeşini başka
bir ilçeye stüdyo açması için göndermişti. Her şeyi tırnaklarıyla kazıyarak
yapan Nasuh kendi imkanlarıyla bir fotoğraf stüdyosu açmıştı. Kazancını
kendisine kalacaktı. ancak çoğu zaman abisi Ramazan'a para gönderiyor ona maddi
konuda yoğun desteklerde bulunuyordu. Nasuh kadir kıymet ne bilirdi. Yıllarca
parasını abisine göndermişti. Abisi her fırsatta Nasuh’un düğününü yapacağını
söylüyordu. Nasuh’ta para gönderirken hiç tereddüt etmeden parasını abisiyle
paylaşıyordu.
Nasuh o kadar yakışıklıydı ki
çevredeki kızlar ona göz koyuyordu ama Nasuh’un hiçbirinde gözü yoktu. Melahat
Nasuh her gün bizim sokaktan geçiyor acaba benden hoşlanıyor mu diye annesiyle
konuşmuş oda Nasuh’un ağzını yoklamak için stüdyoya gelmişti. Nasuh bunun
altında bir şey aramayın ben işe hep o sokaktan gidiyorum diye konuyu
kapatmıştı.
Nasuh’un stüdyosuna orda yaşayan üç
kız arkadaş fotoğraf çekilmek için geldiler. Nasuh geçti deklanşörün önüne
ikisinin vesikalık fotoğraflarını çekti. Sıra Büşra’ya gelmişti. Çekingen
endişeli bir tavırla ben annemle gelir çekilirim şu an çekilmek istemiyorum
deyince Nasuh’un kalbinde şimşekler çaktı önce şaşırdı böyle kızlar hala var
mıydı dünyada diye düşündü. hayatına almak evlenmek istediği kız ondan başkası
olamazdı. Nasuh usulca tamam efendim dedi. Kızlar stüdyodan çıktı ama Nasuh’un
aklında hala o kız vardı aklından söküp atamıyordu sanki nereye baksa onu
görüyordu sersem olmuştu bu duruma anlam veremiyordu. Kalbini kaptırmış ona karşı sevgi beslemeye başlamıştı bile. Sağa sola sorup adını öğrendi.
Bölgede yaşan zengin ailenin en küçük kızıydı. Böyle bir kız Nasuh’u kabul eder
miydi? Düşünceliydi heyecanı gözlerinden okunuyordu. Akşam onun hayaliyle
yatıyor sabah yine onla uyanıyordu. Artık ona açılmalıydı.
Nasuh mektuplaşarak Büşra’yla
iletişim kurdu ikisi birbirine mektuplar yazıyordu. Mektupları mahallenin küçük
çocuğu Hamza’yla gönderiyorlardı. Büşra da ona gönlünü kaptırmıştı onlar el ele
tutuşmadan sevmişlerdi birbirlerini aralarında güzel bir bağ çoktan oluşmuştu.
En sonunda dayanamayan Nasuh ona kalbini açtı. Büşra’da tepkisiz kalamayınca
evlilik şart olmuştu.
Nasuh abisine ben birini seviyorum
diye haber gönderdi. Gönderdiğim paralardan abi düğünü yapalım dedi. Abisi
ramazan ailenin zengin olduğunu duyunca hiç oralı bile olmadı. Nasuh’un
başından kaynar sular döküldü bu durumu hazmedemediği için abisiyle yolları
ayırmak zorunda kaldı. En ihtiyacı olduğu zaman abisi yan çizmişti aralarına
nifak girmişti küstüler birbirlerine
Nasuh annesine babasına konuyu
açtı açmasına ama ailesi kız zengin olunca çok sıcak bakmadılar. bu evliliğin
çok zor olacağını ifade ettiler ama yine de istemeye gittiler. Gittiler ama
kızın babasının fakir birine kız vermeye niyeti yoktu reddettiler Nasuh’un
ailesiyle de arası açıldı onlara da söz dinletemedi çok seviyordu Büşra’yı.
Elinden hiçbir şey gelmeyince deliye döndü Nasuh kimse destek olmuyor herkes
yoluna taş koyuyordu. Nasuh için tek çare kalmıştı Büşra’yı gece kaçıracak aile
dostu asker arkadaşı neciple karısı Fatma’nın yanına götürüp orda nikah
kıyacaktı gözü karartmıştı artık elinden ne geliyorsa yapmalıydı. Gece Nasuh’la
Büşra anlaştılar Nasuh kaçırdı Büşra’yı aile dostlarının yanına götürdü nikah
kıydılar artık Büşra’nın ailesi hiçbir şey yapamazdı. Nasuh ilk iş Büşra’nın
abisi ve babasının onları bulamayacağı başka bir şehre göçecekler orada
kendilerine yeni bir hayat kuracaklardı. Nasuh hemen oradan bir dükkan buldu
kalınacak evi kiraladı. Kıt kanaat geçinmek zorundalardı Nasuh paranın
yarısından fazlasını hep abisine göndermişti. Elinde avcunda bir şey
kalmamıştı. Nasuh arabasını satıp bisiklet almak zorunda kaldı eşi de çalışmaya
başlamıştı her sabah eşini alıp bisikletle çalıştığı yere bırakıyordu.
Nasuh
da Büşra’da ailesiyle iletişim kuramıyordu hiçbir zaman bir araya gelemiyordu.
üvey evlat muamelesi görüyordu her ikisi de. bu yaşama birbirlerine olan
aşkları sayesinde tutunuyorlardı baş başa verip her türlü zorluğu
aşabilirlerdi. Nasuh’un işler hafif hafif toparlanmaya başladı Büşra düzenli
işinde çalışmaya devam ediyordu birbirlerine sımsıkı kenetlendiler zorlukları
aştılar ev satın aldılar bir şeyler düzelince her şey bir bir yoluna giriyordu.
Bir kız çocukları doğdu.9 yıl sonra oğulları doğdu ikisi de bir şeyleri
tırnaklarıyla kazanmış olmanın mutluluğuyla kaldılar bu saatten sonra onları
hiçbir güç ayıamazdı.
( Muhtemel Aşk başlıklı yazı Eril ÖZALAN tarafından 19.06.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.