ELİNDE DEĞİL BİLESİN
Gel gel diyen çağrı geldiği
zaman
Uymamak elinde değil bilesin
Azrail görevi aldığı zaman
Yalvarmak dilinde değil
bilesin
Dünyaya geldik heder olmadan
Sarıldık yaşama bir dem
yılmadan
Büyüdük akrandan geri
kalmadan
Kolaylık yolunda değil
bilesin
Kimimiz bey olduk buyruklar
verdik
Kimimiz yoklukla sırlara
erdik
Kimimiz helalle, haramı
derdik
Hünerin çulunda değil
bilesin
Gücü yeten zayıfları
kandırdı
İnancı kullanan cennet
bandırdı
Kötü alışkanlık ocak
söndürdü
Fırtınan yelinden değil
bilesin
Uzundan kısaya vade yaşımız
Katıklı, katıksız pişer
aşımız
Eğriye, doğruya düşer işimiz
Kuvvetin kolunda değil
bilesin
Güvenip tahtına girme havaya
Sahiplen toplumu sarıl
davaya
Kabartma iştahı başka yuvaya
Dilekler falında değil
bilesin
Yetim, kul hakkıyla dolduysa
küpün
Sırtından eksilmez mahşerde
copun
Garibe, yoksula açıksa kapın
Cehennem salında değil
bilesin
ERDOĞAN ÇALIŞKAN 31 10 2024
Yazarın
Önceki Yazısı