Benim, benim kendimle bitmeyen bir savaşım var.
Sevdim, kırdım, nefret ettim insanlardan.
Gün geldi, gecenin koynunda ölmeyi bekledim.
Zaman zaman kavururdum güneşte tenimi.
Denizlerde balık oldum, boğuldum.
Kuş oldum, ağaçlarda asıldım.
Kanatlarımı kırdım bulutlara sürte sürte.
Çok kıskandım,
çok imrendim.
Sevdiğim insanları paylaşamadım.
Paylaşmak bana göre değildi.
Savaşım bile kendimle,
savaşı bile paylaşamıyorum.
Mükemmelliğimi sorguluyorum bazen;
tanrısal varlığımın inanılmaz gücünü.
Bir şarkı oluyorum, okunmamış.
Bir şiir oluyorum, yazılmamış.
Bir resim oluyorum, çizilmemiş.
Hiçbir ilhamın yetişemeyeceği bir güzellik bendeki.
Paylaşamıyorum efendim, paylaşamıyorum.
Ne güzelliği, ne çirkinliği...
Ben paylaşamıyorum.
Bir tahta iki kral oturmaz,
bir mezara iki beden sığmaz.
Cihanda görülmüş, duyulmuş şey değil bunlar.
Bendeki güzellik görülmüş şey değil, efendim.
Paylaşamıyorum efendim, paylaşamıyorum...
(
Bir Taht, Bir Kral başlıklı yazı
İslamokan17 tarafından
23.01.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.