Telaffuzu imkânsız duyguların
Körü körüne inandığım yeryüzünde
bitimsiz yangın
Bir kıvılcımsa ki içten içe yanan
Bir kıvanç saklı madem yüreği yoran
Yol yordam bilmeden sevdiğim yârim
Yetim mizacımda saklı tükenmiş
sözcüklerim
Beynamazdır gölgeler
Ruhumdaki hicranı deşer ve içer.
Bil mukabil demenin faydası
Başım gözüm üstüne kaderin kırık
tokası:
Dağınık saçlarım
Derdest olmuş perçeme yağan kar
Bir kuş gibi s/üzüldüğüm
Yüreğimin pervane olduğu yar
Nüfuzlu bir esinti
Evrenin çalkantısı
Ölüm var aşk var
Ön sözü yok iken şiirin
Noktayı koyacak olana teslimiyetin
Asla sonlandırmasın yüce Tanrı…
Cereyan eden yeni gün yeni sene
Evreleri kayıp bir döngüde saklı
sırlar gibi
Serili düşlerin kucağına
Ektiği tohum gibi
Yalnızlıksa bir vaveyla
Çöken karanlık ihbar eden şairin
kendisi
Kendinden uzak bazen yakın
Haşmetli duyguların ihbarı
Kök salan kötü tohum
İhanet eden beşerin fani dünyası
Uzun yolun dar bütçesi
Dar koridorların nazlı çehresi
Bozguna uğramanın ertesi
Elbet boykot ettiğim bozuk düzen
Meyvesini topladığım hüzün çeşmesi
Sandığım sanmadığım ne varsa saklı
sandukamda
Ölümsüzlüğü dileyen bir tanrı
edasında iken insan
İman gücünden yoksun
İdraki mümkün değil bozguna uğradığım
kadar
Bozuntuya vermediğim her acı
İçimi açamadığım kadar yalnızlığın
rüzgârı
Kâh solan çiçek
Kâh sönen ateş
Kâh sıfatsız bir göç
Aşka adak adayıp şairin
Şiir diye biçtiği
Yeniden doğumun müjdecisi madem
Varsa yoksa sekizinci tepesi
Olmaya aday ve namzet iken rüyalara
Şair tek solukta biçerken ve içerken
aşkı
Ne de olsa yaşadıklarının rövanşı
Yazdığı ve dikilesi bir esvap gibi
Şair ve şiir ve şehir üçlüsü
Hakkın rahmeti ile de can bulan
nefesi
Nasıl ki en büyük serveti…
Yankısı varsın duyulmasın mezar
sessizliğinde
Şehrin tek rüyası
Elbet şiirle eşleşen yedi tepesi
Şairse sekizinci tepe olmaya namzet
ve aday
Alayına sövdüğü kırık yüreğinin nazlı
esintisi
Ne kibirli ne sıradan şair
Ne alçaktan ne yüksekten uçar
Çırpınan yüreğinde saklı yar
Yareni şehir ve şiir…
Yâd edilesi ömür ki dünde kalan
Yarının güftesi mademki ömür
Yazar ve tapar Rabbine şair
Nasıl ki büyükten büyük Allah var
Ve kadir her şeye
Allah ıslah etsin tüm gölgeleri
Tüm hüznü sonlandırsın
Yetim hakkı yiyenlerden de tutun da
Öksüzlüğü tadan yalnızlığı
mükâfatlandırsın.
Ölen günün uğruna methiyeler yağdırdığı
ve sevdiği
Her varlığı şair nasıl ki
Yürekte saklı tuttu
Saklı tutulası sırları da serdi
şehrin surlarına
Süvarisi ömrün şair
Kılıç kuşandığı her yeni gün her
iklim
Vebali de kalmayacaktır boynuna
Hüzne şerh düşen bir zaman aralığı
işte şiir
Sancısı göğün
Artçı depremleri yerkürenin
Yanan ve yıkılan ve yâd edilesi
mazinin
G/izini sürdüğü kadar
Tahayyülü varsın imkânsız olsun
geleceğin
Saf tuttuğu şiirler
Safiyet yüklü varlığında saklı ömür
Saf olsa ne ki dikilesi putların
gölgesinde
Varsın geçer sansınlar sözüm ona
şairin
Yenik düştüğü iblisin öfkesi
Oysaki aşk ve iman gücü öyle sabi bir
fıtrat ki
Şairin diktiği içine ve dilemması
bilinmezin
Varsın bunla sakit olsun evren ve
gizi
İhbar edilesi bir suç binlercesi…