Aşkın Elbisesini
Giyinerek Rengine Ve Kokusuna Büründüm
Çıkardım üstümdeki elbiseleri, aşkın elbisesini giyinerek
rengine ve kokusuna büründüm. Karanlıktı gece; gönlüm aydınlığa gark oldu bir
anda. Bir Yusuf olamadım, Mecnun, Kerem olmadım. Karşıma bir Leyla, Aslı
çıkmadı; arıyorum bulmak için… Aşkın tüm renk tonları üstümde, görür beni Leyla
veya Aslı veya diğeri. Gördüğünde anlar o anda, Mecnun ya da Kerem olduğumu…
Aşkın rahmet dolu yağmurları altında ıslanıyorum ve bu aşkın kokusu, yağmurla
yere damlarken, kokum ve aşkın rengi kapısına kadar akar ve kokusuyla onu
sararak bana taşır. Buna inanıyorum; çünkü aşkı veren Rabbim, önüme bir Leyla
veya bir Aslı’yı mutlaka çıkarır…
Mehmet Aluç
Ankara Sincan