"Bayramlar Bitti mi, Yoksa Biz mi Tükettik?"


Huşu ve iradenin dizginlendiği bir Ramazan ayının ardından, kalabalık ve yoğun geçen bir bayram bizi karşıladı. Her bayram gibi bayram namazı sonrası bir rahatlama ve Ramazan ayından çıkmanın burukluğu ile dönülür eve. Başlanır ev ahalisi ile bayramlaşmaya, beklenir eş, dost, misafirler... Pişirilir kahvaltıdan kavurmalar, donatılır sofralar. Ramazan’ın birlik, beraberlik, paylaşma ve anlam özünden uzaklaşılır ve yenir hunharca tabak tabak yemekler, dilim dilim tatlılar, kilolarca en pahalı şekerler...

Bunlar göz önüne alındığında, eski bayramları özlemek normal mi?

Aklıma takılan onlarca soru var ve hepsi cevapsız. Mesela bugün hunharca kırmızı et tabağına abanan insanoğlu dünkü bayramda yok muydu? Ve dünkü bayram ile bu bayramı ayıran ne? Bu Âdemoğulları ve Havva kızları, "Eski bayramlar nerede?" diye yakınırken, neden o bayramları yaşatmaya devam etmiyor? Eski bayram diye yakınmaktan neden bu bayramın tadına varılamıyor? "Bayramlar bitti" diye diye yeni nesli bayramsızlığa neden alıştırıyor, bunu normal bir kaide haline getiriyoruz? Bilmiyorum... Sorularım hep cevapsız kalacağa benziyor.

"Eski bayramlar nerede?" diye yakınan kişilerin aslında bayramları değil de eski kendilerini özlediğini düşündüm. Ama çok da kalmadım bu düşüncenin üstünde, zira bu insanoğlu yedisinde ne ise yetmişinde de odur. Şöyle anlatayım: Bugün hunharca Ramazan’da iftarını açan, hunharca bayramda yemek yiyen kişi, küçüklüğünden beri öyleymiştir. Zira bir insan, özünde gördüğü adabı ve edebi yetmişinde terk etmez. Atalarımız boşuna "Ağaç yaşken eğilir" dememiş.

Size çok sert gelecek olabilir şimdi söyleyeceğim fikrim, ama bu fikir üzerinde ısrarcıyım. Fikrimce, kendinden hayır görmemişlerdir eski bayramı özleyenler ya da yarım kalmış bir çocukluktur bayram diye özlenen.
( Bayramlar Bitti Mi Yoksa Biz Mi Tükettik başlıklı yazı İslamokan17 tarafından 4/2/2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu