Kalemle Dans Eden Kızın Rüyası...




Yerleşik bir hüzün muadili olmakla iştigal bilinmezin her evresinde saklı insanların bin bir yüzü…

 

 

 

 

Yüz göz olma telaşı değildir şiir

Azmettirense hücre hapsi nefesin eşiğinde

Ölü nefsin eşliğinde değil

Demlenmiş ruhun kalmamışken takati

S/üzülen imgeler değildir de tek teselli…

 

Varsa yoksa çıkılası o dik yokuş ve hırpani yüreği

Boykot eden kalemden çaldığım bir zaferdi

Adına aşk denen terane

Yaktığı ne ki yıktığının yanında?

 

Yâri değilim asla

Yana yakıla yaşadığımsa yalan

Tecrit edilmiş duygular mahkemesinde

Aldığım en ağır ceza

Kulağına çoktan gitmişken Sağır Sultanın

Bilsinler ki derdi tasası yok sayıp

Yola baş koyduğum kadar

Yoldan çıkmamak adına

Kalemle dans eden kızın rüyası…

 

Mevsimin meali mi?

Yoksa acının hicreti mi?

Müdavimi olsam ne ki sözcüklerin?

Ya da muadili öykündüğüm ölüm misal:

Ölü nefsimden arda kalan son sözcük ve hilal.

 

Bağdaş kurduğum esareti sevginin

Ve de boykot ettiğim

Bense her yeni güne hayatı temize geçirdiğim kadar

Müsvedde kâğıtlarımla avuturum yüreğimi

Ne sandığım ne sandukam

Ne sandıklarım ne de sayamadıklarım

Bir elin parmağını geçmese de dostlarım

Sevginin külliyesinde saklı tozlu bir kitabım

 

El değmemiş iklimler;

Tozumla tozunu attığım cihanın

Ne güftesi ne nüvesi

Ne de sıra dışı nüktesi

Nazenin yüreğimle seyyahı olduğum

Yokuşların güncesi adeta…

 

Göreceli dostluklardan medet ummadığım kadar

Ummanlarda gezinen sadık bir neferiyim yalnızlığın

O tek damla ki haizi olduğum

Onca kale ki içine sığamadığım

Ve de kaideler nasıl ki istisnalar yerle bir etmedi

Düştüğüm yerden de kalkmasını bildim bileli

Varsın tezat duygularım kundaklansın

Varsın kurşunlar seksin

Varsın her kuşun eti yensin

Gözü doymayan nefislere değildir itikadım.

 

Kuş tutsam da ağzımla

Ağzımı asla açmayacağım bir döngünün

Sevginin de fedaisi

Firarisi olduğum duygular başat

Sözcüklerse hasat

Bense dolgun bir başak

Başımı eğdiğim sadece Yüce Makamda,

Yüreğin ve sevginin dirliği birliği

Nükseden günün sonlanmaz ümidi…

 

Göğün yıldızı yerin çiçeği

Olsam ne ki

Çift dikişle sevdim seveli

Çivisi çıkmış düzenden de ayrı düştüm düşeli

Bir meddücezir ki

Aşkın kıblesinde saklı mehtap

Bir sarkaç ki yalnızlığın hulasası

Taşı da gediğine koyan yorgun anılardan

Arda kalan bir avuç teselli

Dostluğun nezdinde yüreğimi

Açtığımsa sadece kaderin sesi ve niyeti…

 

Tek dostum nasıl ki yüce Huda

Kandığım düzenden ayrı düştüğümse asla değil riya

Aşka doymayan meşki sağdıcım

Hüznü solumda saklı iken dualarım

Bense hala annesinin gözünde

Küçük bir kızım.

 

Nemalandığım sevgi ve umut ve itikat

Masum kalmaksa büyük inat

Uzağında olduğum kadar insanların

Korunup kollandığıma kani

Hüviyetimde saklıdır şiirlerim

Belki de şiirlerdir hüviyetime tanıdık

Müptelası olduğum bir uçurum ki

İçine düşülesi tuzaktan da öte.

 

Doldurduğum kadar hoşlukla boşluğu

Boşuna sevip nazlandığımdır sağdıcım

Solumdan yediğim vurgun kadar

Pervazındayım kederin

Hüzünle teşrif eden nice şiir pelerin bildiğim

Kalemin g/izini aralıksız sürdüğüm tek teselli

Yüce Rabbin kuluna bahşettiği…

 


( Kalemle Dans Eden Kızın Rüyası... başlıklı yazı GÜLÜM-ŞİİRİN TEK H/ECESİ İKEN AŞK... tarafından 16.05.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu