Hüzün kokan kentte saklı ruhum
bazense Araf’ta takılı kaldığım kadar umudun yerleşkesidir yüreğim ve vasıflı
hüznümün kaynakçası en çok da şiirlere asılı kaldığım kâh aşkın kâh umudun
coğrafyası…
Yitik kelamımla geldim ve serildim
ayaklarınıza
Hüznümü teğet geçen bir sihir idiniz
önce
Sonrama malum olan yetileriniz
Bense yetim kaldığım kadar
yetemediğim cihandan
Firar etmenin yollarını arıyordum
Tüten dumanında şehir vapurunun
başımı yasladığım
Efkârın minyatür simgesi idi kalemsiz
geçmeyen günüme
Eşlik eden…
Bazense kaile alınmayan varlığıma
d/okunan mehtabın
Bitimsiz coşkusu
Ve sandığımdan sökün etti tek tek
hurafeler
Azat edilesi bir mevsimden sıyrılıp
döndüm kendime
Kendimden kendime yollar ve köprüler
İnşa ettiğim yaşama sevincim
Yansız sevgimin uzamında ettiğim nice
yemin
Bazen bozduğum, af dilediğim
Bazense bozguna uğradığım ne çok
yenilgi
Hazzı değildi ömrün yaşadığım
Haiz olduğumdan fazlası ile yolu
yarıladığım
Handikap ve esaret iken bileşkem
Hüzün coğrafyamda seken bir ayağı
kırık kuştan
Hallice yazılası bir dilekçe misali
adeta
Kapışan yerin göğün yaslı ufkunda
Soluklandığım şiir
Emaresi imgelerin
Emsalsiz bir özgürlük
Bazense içim dolu iken hasret
Çektiğim dünün minvalinde
Çöken omuzlarım
Çömen dizlerim
Çimen misali serildiğim şu sayfa yok
mu
Bazense otağı kurduğum gök kubbe
Zuhur eden saltanatı hüzünlü yürek
coğrafyamda asılı
Elbet Huda’nın eseri idim ve O’nun
koruması altında
Bir ihale değildi esen rüzgârın
temennisinde saklı
İhanet eden nice beşer Rabbine sadık
Bir minvalde gözlerimden akan değil
Akmayana tabi idi yürek
Atardamarımın izinde firar eden kan
da değil
Kandığım yar hiç değil
Kardığım bir düzlemde kaybolmakla
ilintili
Sabırla beklerken
Çetelesini tuttuğum ömrün vadesi
dolmadan
Miadı dolmuş olsa ne ki içimdeki
yalnızlığın
Eklem yerlerinde şiirin
Endamlı özlemin bakiyesinden
Arda kalan bir toz bulutu
Tuzla buz olmuş kalbimin sarnıcı
Vazgeçemediğim yolun yolcusu
Sadık mealim Hancıya
Sandukam hazır sözlük misali kaçan
her kelime boğazıma
Elbet yutkunmanın da tadı iken
Şiirin mealinde süregelen huzur ve
coşku
Vınlayan bir mermi
Tetikleyen kalemi
Hüznün verdiği direktifi
Satırlara serilmenin de güzelliği
Öncemden ayrı
Sonrasız özlemlerden gayrı
Uluyan göğün
Ulu orta sevenlerin düştüğü yangını
Büyüten bir yargı adeta
Yanılsam da defalarca
Arz ettiğim sevgiden hızlıca sökün
eden
Jet hızında bir zamanı alt edemediğim
Bakaya kalan ömre
Bekası unutulmuş şehre
Armağan ettiğim bir şiir daha
Yüreğimden sürgün edilmenin de
muamması
Varsın olmasın tek muadilim
Yalnızlığım kadar yektir
Tektir de kalbim titrine bandığım
sevgi kadar
Geri dönümü elbet Rabbime koştuğum
dualarım
Ansızın hasıl olan ve büyüyen bir
huzur…