Nereye Gidiyoruz
Bu hafta içerisinde babaannemi ziyarete geldiğim Pamukçu kasabasında
karşılaştığım durum beni çok etkiledi.İnsanların her gün çocuklara
yaptığı eziyetleri gördükten sonra bir hayvanın yavrusunu korumak için yaptığı herkese örnek olabilecek bir durum.
Günümüzden eskilere gittiğimizde kız çocuklarına yapılan
zulümler vardı.Bunların yanısıra erkek evlatlar korunur ve çok değerli
sayılırdı.Başka toplumlara gittiğimizde siyahiler kölelikten başka bir
işe yaramazlardı.Bu gibi durumlar aşıldı ve yönergelerle kız çocukları
korundu,siyahi insanlar kölelikten kurtuldu.Bazense bunun için
isyanlar,devrimler gerekti.Zihniyet ne kadar değiştirilmeye çalışılsa
da gazete de Hintlilerin hala kız çocuklarını doğmadan aldırdıklarını
ya da cinsel organ ameliyatlarını yaptıklarını okuyorum.(Posta
gazetesi,29.06.2011).İnsanlar hala gerikafalı yaşamaya devam
ediyor.Bunu değiştirmek için hangi rejim gelirse gelsin yeterli
olacağını sanmıyorum.Bu iş insanın kendi içinde ve vicdanında bitiyor!
Değinmek istediğim konu da sanıyorum ki bunun kadar
acıdır.Yine çeşitli basın-yayın organlarında çıkan haberler insanın
kanını donduruyor.Başlıklardan bahsedecek olursak;''Öfkeli baba
çocuğunu kesti'',''Üvey anne-baba skandalı'',''Cinnet geçiren adam
çocuğunu balkondan attı'',''5 yaşındaki kıza tecavüz ettiler''İnsanlık
bu duruma nasıl geldi tartışılır.Çünkü herkesin konu hakkında farklı
sebepleri oluyor.Bunun en baskın olanı geçim sıkıntısı.İnsanlar sürekli
bu sebepten ötürü ruh sağlıklarının bozulduğunu vurgulamakta. Ülkemizde
yapılan geniş bir çalışmada ise 18 yaş üzerindeki kişilerde
ruhsal bozukluk görülme sıklığı %17,2 olarak bildirilmiştir (Türkiye
Ruh Sağlığı Profili Raporu 1998).Bu durum insana ''Nereye gidiyoruz?''sorusunu sorduruyor.
Tanık olduğum olay şu ki;babaannemin yetiştirdiği yeni
yavrulamış bir tavuk civcivleriyle beraber bahçede dolaşmaktaydı.Bende
bahçeye çıkmıştım ve geziniyordum.Yavrulardan birinin yerde yattığını
gördüm ve onu kaldırmak amacıyla bir hamle yaptım.Yaptığım hamleyle
yavruların annesinin üzerime atlayıp beni kovalaması bir oldu.Gagasıyla
beni defalarca kakmaya çalıştı.Bunu görünce de kendi kendime güldüm ve
yaşadığımız 21.yy denilen modern bilişim çağında
insanların,hayvanlar kadar çocuklarına/yavrularına sahip çıkmadığını
söyledim kendi kendime.Nitekim durum ortada ve her gün bir gün daha
ileri gideceğimize geri gidiyoruz.
Batılılaşma adı
altında aile yaşantılarımız bozuluyor.Yediğimiz yemekten,giydiğimiz
kıyafete kadar yozlaşıyoruz.Öyle bir hale getiriliyoruz ki ne
anne-babaların çocuklarına saygısı kaldı,ne de çocukların
ebeveynlerine.Bu durum her sene daha iyi bir toplum daha iyi bir yaşam
kazanıyoruz diyen siyasi toplulukların göz arda ettiği bir durum gibi
görünüyor.Daha refah seviyesi yüksek bir toplum olmak için önce
insanların önce kendi içlerindeki(kalp) pisliği yok etmesi gerekir.Ülke
yenileşme bakımından ne kadar ileriye giderse gitsin aile
yaşantıları,toplumsal sorunlar iyi olmadıkça bir şey elde edilemez.
NOT:İlk kez bir makale yazmayı denedim.Yazabildiysem ne mutlu
bana.Hatalarımı söylerseniz de sevinirim.Şimdiden hatalarım için özür
dilerim.
(
Nereye Gidiyoruz başlıklı yazı
Ahmet Öztürk tarafından
29.06.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.