Bedenler kokmuş diri başımızda ser mezar Her gördüğüm Azrail, her geçtiğim yer mezar Arkalar ana rahmi önümüzde dar mezar ___Diriler hâl anlamaz, ölü açmış arayı ___Diri diri terk ettik dünya denen sarayı
Balık ağaca çıkmış, kuşlar suya dalıyor Ormanların kralı çanak çömlek yalıyor Tavşanlar avcı olmuş tazıyı kovalıyor ___Ruhu toprağa verdik beklemeden sırayı ___Diri diri terk ettik dünya denen sarayı
Evlatlar sıra sıra ortada yok babalar Nerde nur yüzlü ana, hani o ak babalar? Leşimize üşüşür sinekler akbabalar ___Zemzem suyu alır mı yüzlerdeki karayı? ___Diri diri terk ettik dünya denen sarayı
Ecdadı iliştirdik çerçeveyle duvara Tükürmüyor mu sana, hele bak ara sıra Sofrada su yerine ya rakı var ya bira ___Bir de ekleyelim mi yazı ile turayı ___Diri diri terk ettik dünya denen sarayı
Kırk yıl uyusa kalkmaz nefsinin rüyasına Kezzap döksen kâr etmez kalbindeki pasına Şehvetini doldurmuş gönül denen tasına ___İlaç merhem istemez boynuz tıkar yarayı ___Diri diri terk ettik dünya denen sarayı
Şerefsizlik meziyet, dürüst olmak âr bize Son tren yetişmeden ne çarparsak kâr bize Haykırırken taş toprak yosunlu mezar bize ___Ölü ruhlar duyar mı ölüdeki nara’yı ___Diri diri terk ettik dünya denen sarayı
( Ölümüz Veya Halimiz başlıklı yazı Mustafa Sade tarafından 26.10.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.