BİR DAMLA
Damladaki Rahmeti bakıp da görmek lazım
İlmek ilmek nakşedip ruhlara örmek lazım
Bu uğurda yürürken, kalıp dimdik ayakta,
Yılmadan yıkılmadan, menzile varmak lazım.
Gece dünya durursa, sabah güneş doğar
mı?
Suya talep olmayan, çöle yağmur yağar mı?
Suya hamile bulut doğum sancısı çeker
Işık saçar gözleri çığlığı yürek yakar
Her şey yerli yerinde, ne bir fazla ne eksik
Rahmet yüklü damlayı bırakır teker teker.
Toprağın gözü yolda o yağmuru bekliyor
Kurumuş damarları sanki kalbi tekliyor.
Can bulurken cansızlar, tekrardan canlı için
Kökten yaprağa kadar şükreder için için
Göz görürken gönüller, temizlenip arınsın
İlham olsun ruhlara, olsun da tutmasın kin
Özlemle kavuşulan bu vuslat cana candı
Toprak ile damlanın buluştuğu o andı.
Hayranlık duyulmaz mı? Damlada ki o gize
Bazen akar sel olur bezen dönüşür buza
Hangi yöne dönersen, ister yer ister göğe
Her şey ibret değil mi? Ne gerek fazla söze.
Yel vursun da ahenkle oynamaya bak dalda
Kim istemez ölmeyi severek kutsal yolda.
Mahir yere sağlam bas toprakta izin kalsın
Dilden dile dolaşan geride sözün kalsın.
Bak geldik gidiyoruz, özün inkâr eyleme
Uzanınca toprağa yatmaya yüzün kalsın
Aç ellerin semaya, Rahman Rahim olana
Bize hayat bahşedip bu dünyaya salana…
Mahir Başpınar
Sesiyle şiire can vere Mustafa Doğan’a sonsuz teşekkürler.