Bir seçimi aratmayan adeta hükümetin güven oylamasına dönen dahası muhalefetin basiretsizliğini ortaya çıkaran bir halk oylaması yaşadık önümüzdeki süreçte...Eğrisiyle doğrusuyla hayır cephesinde olan yenik,mağlup adına ne derseniz diyin cephenin aktif üyesi olarak sahada mücadele etmiş biriyim.Ancak bir gün sonra kendime gelebildim ve şapkamı çıkarıp önüme koydum.Nerede,nasıl bir yanlış yaptık yapıyoruz diye...Herşeyden önce saymak istersem binlerce bahane üretebilirim bu oylamayı kaybetme sebebi olarak...Hükümetin tüm gücünü valisini,kaymakmını kullanmasından tutun da tehditlerine ve şantajlarına kadar...Ama malubiyetin hiçbir bahanesi yok...

Bu halk cahil dedik ,bir torba şekere pirince kandırılıyor dedik de acaba halkı anlamaya çalıştık mı ,ne istiyordu ;Herhalde istediği İç Anadoluya deniz, Karadenize güneş,Doğu Anadoluya Plaj değildi... Belki insan yerine konmak bir yudum sevgiydi...O sevgiyi verenler ya da öyle gösterenler teveccühe mazhar olurken ,Sevgiyi çok gören,tepeden bakan yarattıkları öcülerle halkı korkutmaya çalışan bizler malesef kaybettik...Gerek ulusalcı gerekse Milliyetçi cephe kaybetti...

Ancak iki güreşenin biri yıkılır misali hafife almak da gerek yaratılmış paranoyalardan dolayı gerekse ülkeyi yönetenlerin dilinin altındaki baklanın görünmesinden dolayı keşke kaybeden sadece biz olsaydık demek zorundayım...Korkarım BoP''un eş başkanı Ortadoğu haritasının değişmesinde aktif rol alırken Osmanlı hayali rüyaları görüp Rte Padişahlığını yaratmaya çalışırken malesef ülkemin sağ tarafı felç olup belki de kanlı bir ameliyata tabi olacak...

İşte korkum korkularımızın belki de en gerçekçisi.O zaman kime soracağız bunun hesabını ülkeyi yönetenlere mi ya da onlara her yaptığınız güzel diyen 58''e mi...Belki de suçlu biziz bağır çağır gelen felaketi gördük ama anlatamadık bu halka.

Sanırım mağrur padişahım oylamanın hemen sonunda duygusal bir konuşma yaptı...Felsefi bir açılım da vardı o konuşmada...Ne diyordu,''''Evet diyen de ,hayır diyen de kazandı...''''iNANIN İKİ GÜNDÜR KENDİME SORUYORUM ;Yahu nasıl ve neyi kazandım diye cahilliğime verin ben anlamadım sevgili başbakanımızı anlayan varsa deyiversin gari.Madem öyle evet diyen de hayır diyen de kazandı ne gerek vardı bunca zahmete ve bunca işsiz fakir iş aş beklerken milyonların çöpe gitmesine...

Yok yok okyanus ötesine de teşekkür edivermiş fırsat bulmuşken...Hani o derin adam var ya ölüleri bile dirilten bir o olsa hadi idare edelim canım...Kimler kimler yardımcı olmadı ki ülkemizin ve milletimizin çağ atlaması için...Avrupa birliği,Amerika...Dahi Apo...Meğer ne kadar bu ülkeyi seven varmış da bizim cehaletimiz kör gözümüz görmemiş.

Ne istiyorum biliyor musunuz...Bu yazdıklarımın dahi yazamadıklarımın hepsinin bir paranoya olmasını ve ülkemin gerçekten insan hakları ve demokraside tüm dünyaya önder olmasını...Kısaca yanılan olmayı yeğlerim yenik de olsam...
( Yarattığımız Korkular Mı Korku Treni Mi ... başlıklı yazı Lütuf VELİ tarafından 9/16/2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu