Doğunca nadide, suçsuz masumdun,
Sevgiyle kurulmuş, bir dünya umdun,
Kem talih tüketti, sanki bir mumdun.
Bağrında dikenler, sen bülbül çocuk,
Hicranla şakımak, yetsin, gül çocuk.
Annenin göz nuru, candın umuttun,
Ne kadar huzurlu, ne çok mesuttun,
Sevinmek arzundu, hepten unuttun.
Güneştin parlardın, şimdi kül çocuk,
Yeniden aydınlat, sönme gül çocuk.
Taze bir çiçektin, misk kokan tendin,
Hayattın neşeydin, şekerdin şendin,
Tarumar bedenin, yıkık kalp bendin.
Biz hüzün yaşattık, kahır zül çocuk,
Dikendik goncana, battık gül çocuk
Kimisi bal yemez, kaymaktan bıkar,
Senin hep karnın aç, dilenmek yıkar,
Elemden çağlayan, yaşlar yüz yıkar.
Hak ettik küs bizden, kız üzül çocuk,
Tebessüm etme hiç, ne de gül çocuk.
Tozpembe hayaller, kurmuştun hani,
Düştüğün meşakkat, deryadan gani,
Küçükken büyüttü, gam mihnet ani.
Yat köprü altında, kork büzül çocuk,
Görmeyen âleme, boş ver gül çocuk.
Çektiğin dert keder, sansaydın rüya,
Masum bir prenses, olsan sen güya,
Mesut’um deseydin, dalsan uykuya.
Körpecik bir kuşsun, uç süzül çocuk,
Uyansan ağlarsın, kalkma gül çocuk.
Mesrur ol mutluluk, koşsun çağrına,
Tadarsan merhemdir, her bir ağrına,
Mihnetten yorganlar, batar bağrına.
Melekler öpsünler, örtsün tül çocuk,
Yaşarken üzgündün, düşte gül çocuk.