Silik bir gülüş
nakşetmiş,
Can çekişen onca kelime
Devinirken ahenkle,
Tekinsiz bir yolun
Sağ kıvrımında
Yokluğunla bezeli
izbeler
Oysaki var olmanın
telaşında
Koynunda yoksunluğun
Yoklukla terbiye
olurken
Şu aciz beden.
Ruhani bir açılım adeta
Nükseden en derinden…
Sayısız üzünç serpilmiş
Yıldız misali çok
uzaktan
Bir yanıp bir sönen
Sert ve kesin çizgiler
değil mi sanki
Sanki tam da ortadan
ayıran.
Ömürler ki nail
olamamış
O mutlu sona
Gıyabında zamanın ve
devranın
Nice üzünç kerelerce
Vurmadı mı en derinden.
Saatler vururken
hasreti
Kader vursa ne yazar
Hükmetse hatta
meyletsem sona
Tevekkül ettim edeli
Kesilmiş cezam
Bağlanmış basiretim
çoktan.
Kırık bir mızrap ile
Şu saz gelse keşke dile
Şarkılar düşse dilden
dile
Neye yarar ki
Çoktan gelmedik mi göze…