Dün Gece


Demir attım sahile, sessizce dün gece,
Bir şiirden dizeler, dilimde hece hece.

Tüm yıldızlar gizlenmiş, görünmez olmuş mehtap.
Günün yorgunluğundan, dalgalar bile bitap.

Kasavetli gökyüzü, etrafa bir sis çökmüş,
Sanırsın tüm dertliler, bugün içini dökmüş.

Maziye dalmış halde, deniz haylice durgun,
Balıklar oynaşmıyor, yemişler gibi vurgun.

Neden kayalıklar boş, hani orda duranlar?
Gelir belki diyerek, hayalini kuranlar?

Tavşankanı çayını, demleyip semaverde,
Vurup sazın teline, çalıp söyleyen nerde?

Çekirdekçi olmalı, biraz ilerisinde, 
Nedense gözükmüyor, her zamanki yerinde?

Ya bayat simitleri, “çıtır” diyerek satan,
Tezgahta kalanları, balıklara yem atan?

Niçin yok ulu orta, naralar atan sarhoş?
Herkes nereye gitmiş, neden ortalık bomboş?

Hani ya hoyrat rüzgâr, adını fısıldayan,
Ve o gözler nerede, daima ışıldayan? 

Asıl gerçek bu mudur, hepsi bir rüya mıydı? 
Mutluluk sandığımız, beyhude hülya mıydı?

Uyuyayım öyleyse, gerçek kâbustan beter?
Sizin olsun bu dünya, bana anılar yeter.
( Dün Gece başlıklı yazı halisi tarafından 19.07.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu