Hüznü es geçtim dün
gece:
Tüm yalıtılmışlığımı
mihrak bilen imgelerdi
Sızan usulca ve yerli
yersiz o yeknesak dokunuş.
Kırıktı bulutlar hatta
kırgın
Ortadan ikiye ayrılmış
o gök kubbe:
Melekler biteviye
nöbette.
Islak saçlarıma tutundu
yıldızlar
Ve topladım birer
birer,
Kırpmaktı tek gayem ve
savurmak mavi göğe.
Ay çok durgundu en az
benim kadar.
Susmaksa payıma düşen,
Evrildiğim köşelerde
görmezden gelindiğim,
Sırıtık bir
izdüşümüydüm hüznün
Ve gölgelenmiş hanidir
o seyreltide hayat bulduğum
Bir o kadar vakur bir
ıssızlık:
Aşkın mizacı ve mihrabı
uzak benden alabildiğine
Yine de kaybolduğum
sonsuzlukta ansız bir varlığın
Anlamsız kelamında can
bulan her bir hece:
Üç harfti hepi topu ve
tek hece.
Aşk, aşk diye kıvrandı
yeryüzü
Kızgın bulutların öfkesine
yığdığı sitemi Tanrı’nın
Elini çekmediği her bir
fanide şükür yüklüydü:
Dualar kavuşmak
hidayete, tüm gölgelere inat.
Masumiyet yeknesak bir
kelimeden ibaret olsa da,
Sarnıcı kayıp bir
kuyunun karanlığından sızan sis kadar
Ölümüne suskun rehavet
yüklü benliğime söz geçiremediğim
Her saniyeye yüklediğim
ansız ve makamsız bir serenat;
Alabildiğine sitemkâr
belki de medet ummaktan çok uzak.
Yine de kesilen
ahkâmları görmezden geldiğim
O sarkaç salınırken bir
köşeden diğerine
Kayıp olsa da düşlerim,
Peşine düştüğüm
körelmeye ramak kala o dipsizlikte
Bir bir nakşederken
ayrı kalamadığım hüzne delalet
İbriğimden dökülen hece
hece,
Kovuşturmak döngüyü
Belki de istilası menfi
bildirgesine yığdığım
O dermansız
serzenişlerin peşine düşüp de kaybolduğum:
İhtilalı yüreğin mi
gıyabında çektiğim o reste sığındığım
Bir teselli iken tek
tecelli:
Ayracında yığılı onca
tahakküm:
Sersefil ve salkım
saçak imgelerin nezdinde.
Ölmek güzel, güze selam
verdiğim günün ertesinde
Sevmek de güzel en
alası hem de
Hadi doldur bir bardak
olsun da demli.
Gülmek de güzel
fazlasıyla
Ağız dolusu
Yitip gitmek mi dedin,
Eyvallah hele ki sen de
yanımdaysan.
Varsıl bir yolculuk
benimki sığındığım kanatlarında
Başımı okşarken
melekler.
Göğe teğet geçtim bak
görmez misin,
Devinimi yüreğin kabarmış
deniz misali
Hürmeten şu sevgiye
nolur susma,
Tek bir kelime dahi
düşse dilinden kabulüm
Esrikli aklımın
mahzeninde tutuklu düşlerim
Bir bir sağaltırken
seni her düşündüğümde.
Hitap ettiğim şu boş
sayfada,
Elden geldiğince ne
güzel oysa şu mizansen
Bir yanımda sen.
Devrik cümlelerimdesin
Gönlü kuytusunda
dinlendirdiğim şu saf aşkın
Tek sahibisin.
Güne uyandım seninle
Gündönümüne tıkıştırdım
imge yüklü dünlerini
Kıyısında dinlendiğim
gökyüzünde saklı
Yüreği bilediğim her
duyumda
Ve bilemediğim yoksunluğu
aşk denen sefil yolcunun
Elimden tutmuş ta bir
kere.