Ismarladığım yaşlar peyda oldukça,

Vasıfsız bir yas’a yükleniyorum

Ve yüklendiğim asılsızlığını o göreceli ithamlarda

Kanayan yaralarımın, işgalinden dem vurup

Tüm tezat bildiğim doğurganlığında

Sefil gökyüzünün…

 

İntizarında hanidir tüm yitip gitmelerin,

Sığındığım tek bir surede,

Kayıp giden ömrün niyazında dost bellediğim

Gölgeli rüzgârın münafık boyunduruğuna

Rest çekip.

 

Tüketilmişliğimin pervasızlığında

Konduğum dalın pervazında

Nükseden bir aşka nazire edip,

Doymadığım bir ömrün ikrarı iken saf tuttuğum,

Beynamaz bir gölgeye rast gelip,

Haykırıyorum boşluğa.

 

Çalıp çırptığım sevgi zerreciklerinin sağanağında,

Anlamsızlığı muteber kılan bir imgeye sığınıp

Boşaltıyorum heybemdekileri:

Biraz münafık mı ne düş bekçileri;

Kıpraştıkça hezeyan yüklü bir aşka rağbet edip,

Çekincelerimi görmezden geliyorum,

Anlık bir dokunuşta saf tutmuş çocuk yanımı es geçen

Kadere diş bileyip soyutlandığımın bilincinde,

Gözden düşmüş bir sığıntı iken varlıksızlığım,

Devranı yitik bir evrenin çaprazında can bulmak adına

Sağaltıyorum gün ışığını.

 

Andan ibaret sol yanım ve kayıp bir mizacın

Tekelinde kıstırılmış ölgün gönlüm:

Savsaklarken görünmezi,

Bir notanın girizgâhında yitik bir melodiyim,

Belki de başı kayıp asılsız bir hikâyenin

Eşkâl bildiği mutsuz bir peri kadar

İsyankâr iken hiddeti nefretin.

 

Bağımlısıyım sevginin ve besili gönlün sağdıcı

İken kayıp bir aşk,

Adını dahi bilmediğim yerli yersiz devinen

Kurşuni gök kubbe,

Sükûtunu yadsıyamaz oysa yürek denen neferin;

Demli ve bağnaz bir tecellisi

Dokunulmazlığı beşeri kimliğimin

Ve teselli bildiğim huşu içinde

Görüp göreceğim tek hane:

Asılı bir sarkaç iken ibresi muzaffer gönlün,

Sağalttığım bir yarasın,

Konuşlandığım kıblemde.

 

Dünden mütevellit gönüllü bir simgeyim,

Çaprazında niyazın ve efkâr yüklü bulutların,

Kımıltısı bir nebze de olsa delalet dinginliğine

Rahvan yetilerimin,

Dokunuşu nüktedan bir seyrin çeperinde

İmkânsızlık ile taralı evren.

Kanayan bir çiçek kadar kırılgan olsa da

Yüreğin tekeri,

Aşkta takılı kalmış bir notanın isyanında

Asılsız bir rütbeyim,

İki yakası bir araya gelmeyen.

 

 

( İntizar... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 9.01.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu