Sözlerimizi şiirleyip de başlayalım
oturduğumuz yerler diken
es geçmeden çizelim kötülükleri
alnımızı karışlayalım lüften!

dünyayı bağışlayan insanlar olalım şuan 
mutlu olur belki ne bileyim
öksüz kirpikleri bir çocuğun
ısıtır gülüşüyle usulca 
b’uz olmuş insanlığımızı hissizlikten.

Kabullenelim tüm hatalarımızı
mahkemeler kuralım vicdanlarımızdan
kiraz çiçeği açsın umutlar 
bir çayın renginde demlenelim 
farketmesin zengin ya da fakir.

Bir gülüş savrulsun gök’yüzümüzden
mutluluk doğsun sabahlara
huzurluklar bembeyaz asılsın pencereye
yağmur yağsın sonra 
rüzgârlar uyandırsın 
begonyanın alını zarif öpüşüyle 
siyah bir kelebeğin mavi noktası olalım kanadında
uğurlayalım kederleri
uçalım
uçalım semâlara..

Tek harfini bile atlamayın 
kayda geçilsin yazdıklarım ey
kâğıtlar şahidimdir ki
ki dört büyük kitap pusula 
böyle olmalıydı dünya denilen şey.

Ve som bir inançla
silkip
avare bedenlerimizi bugünlere
silkeleyip
dünlerden günâh’kâr ellerimizi
ölelim en fazla
ölelim de
böğürtlen toplayalım annemizin cennetinde
içelim şerefini vuslatın
kendimizden önce gömelim zül kaderleri
çıkalım dağılmışlığımızın kerevetine
bi güzel
bi sözel 
sızalım toprağa
harflerimizden b’öylece..



2016/Z. Nâr
( Zül'kâr.. başlıklı yazı Nar-ı Çiçek tarafından 13.11.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.