Dağınık saçları
yorgunluğumun…
İlahi bir sancı adeta
yalnızlık ile
Keserken düşlerimi
bıçak misali;
Kanayan bir yaradan mı
medet ummalı
Hele ki Yaradan
sıvazlarken sırtını tüm hayallerimin
Ve batıl bir rabıta,
İstemlerin
varlıksızlığında nükseden
O nüktedan yanılgı…
Benlerden türeyen
münferit bir yönerge,
Mütereddit bir ruhun
mademki sönmez yangını
Nasıl oldu da çarçur
ettim söylemediğim onca yalanı?
Girdaplar, girdaplar…
Haznemde yanılgı,
Bağrımda isyan
Ne olur affet beni
Rabbim,
Sensin tek sığındığım ve
sağalttığım acıları
Derken bir makbere
düşmüşken yolum
Hem de patavatsız bir
ikilem
Şu yüreği sıkıntılara
boğan.
Batılında hezeyan,
beşerin,
Yüreğinde perçemi belli
belirsiz
Varamadığı yakanın en
izbe silueti adeta,
Bir edimden bir gölgeye
sunduğum,
Derken kirini pasını
dünyanın akladığım
Tekil bir yürek yine
pejmürde
Sağdıcım iken meşk
eylediğim her cümle.
S/onlardan ibaret en
vahim lehçe
Kadere beyan ettiğim
sayısız reçete,
Hani olmazın oluru bir
düş’ün olur da
Düşerim peşine:
Sen yine söylemedim farz
et
Tüm beyitleri silerken
tek tek
Kırık haznesinde ömrün
Varsın teğet geçsin
mutluluk,
Demlendiğim gönülde tek
müridim iken
Paye vermediğin o sefil
gölgem:
Ki peşinde mi asla…
Kaybolduğum kadar da aşikâr
üstelik
Yetim düşmüş nice ölü
imge
Seğirtirken hece hece.