...
Trump; ‘Suriye ve Irak'ta IŞİD’i yok etmek
istediğini’ söylüyorsa yalan söylüyordur. Doğru da
söylese gerçeği değiştirmez. IŞID’in babası zaten ABD’(CİA)dir. Hatta bundan
Amerika’da yaşayanların çoğunun bile haberi yoktur. İŞİD demek Amerika
demektir. ‘YPG demek’ Amerika demektir. Clinton Taliban’ı, Bush El-Kaide’yi,
Obama DEAŞ’i getirdi. DEAŞ silah, bomba, mühimmat ve zırhlı araç konusunda ABD
sayesinde hiç sıkıntı çekmedi bu güne kadar...
Bakalım Trump kimle anılacak? İstediği zamanda yok etmek görevi de elbette kendilerine aittir. Aslında küçük olaylar, büyük senaryonun bir parçasıdır.
Ümit ederim ki,
Trump Amerika içinde yaşanmakta olan iç güçler savaşında yönünü ve yolunu
kaybetmez. Bir tarafta CİA ve
küresel güçler karşısında FBI ve NSA var. ABD’nin İran’la Nükleer
anlaşması Amerika’yı ikiye bölmüştü. Obama CİA’nın baskısına yenik düşmüştü.
Clinton gelseydi CİA’nın politikaları devam edecekti. FBI başkanı Cemoy ve
arkasındaki güç körfez sermayesini de arkasına alarak Trump’a ipi
göğüsletmişti.
Bu kavganın
arkasında ne vardı? Esas sorulması gerekenlerden biri bu olmalı… İngiltere
Suriye ve Irak’ı yani Şam ve Bağdat’ı almak istiyordu. CİA İle gizli anlaşmaları
böyleydi. Bunu öğrenen FBI ve NSA buna karşı çıktılar. Obama’nın politikasına
karşı birinin gelmesi gerekiyordu. Araplar biraz cömert davranınca Trump işi
götürdü.
Hiç şüpheniz
olmasın, terör örgütlerine ihtiyaçları kalmayınca elbette peçete gibi kaldırıp
atacaklardır. Terör örgütünün birini bitirmeden, yeteri kadar terör örgütünün
sürekli yedeklemesini yapıyorlar zaten…
Bunu batılı kafa hep
yapıyor da, doğulu ülkeler hiç mi hiç bu silahla düşmanlarını saf dışı bırakmak
için bir girişimde bulunmuyorlar. Doğunun inanç kodları buna izin mi vermiyor? Batı
paranın gücü ile bir yığın doğulu veya Müslüman müsveddesi satın alabiliyor ne
yazık ki!
Trump ‘Radikal
İslamcılardan hoşlanmıyormuş…’ Bırakın hoşlanmasın. İnsan olmayı becerebilirse
bizim için yeter de artar. Veya birileri onu o şekilde pazarlamak veya öyle
kullanmak istiyor da olabilir.
Bütün terör
örgütleri Pentagon’un güney kanadında kurulur ve hayata geçirilir. ABD içinde
ayrıca bir İngiliz yüzü/yapılanması vardır ki, Pentagon’un güney kısmı da
onların elindedir. Dünya tarihinin kaderini belirleyecek kavga ABD’de
yaşanmaktadır. İki güç olan ABD ve İngiltere birbirini kontrol edebilmek içinde
daima yan yana dururlar.
3.Dünya Savaşı
dolarla başladı. ABD 1,5 yıldan beri “Kara para aklamayı durdurmak ve
uyuşturucu trafiğinden dönen dolarları merkeze çekmek” bahanesiyle yeni dolar
üzerinde çalışmalar yürütmektedir. Stoklarında kim dolar tutuyorsa batacak,
ellerindeki dolarlar adi birer kâğıt parçası haline gelecektir. Şimdiden Küresel
gücün kurucu olan Siyonist ilahlarına beddua seanslarına başlayabilirler.
ABD’nin
yaşayabilmesi için borçlarından kurtulmasına bağlıdır. Trump bunun için
getirildi. Trump diğer yanda Siyonist taife tarafından en ince damarlarında
kadar sızılan özellikle CİA ve küresel güçle mücadele etmek zorundadır. Eğer
CİA’ya operasyon yapamaz ise Kennedy ile aynı sonu yaşayacaktır. Trump ABd’nin
kontrolünü ele geçiremez ise ortalık daha da karışacaktır.
2010 yılından
sonra Afrika ve Asya'daki gücünü kaybeden İngiltere, Avrupa'daki gücünü de
kaybetmemek için AB’den ayrıldı. Peki, şimdilik kaybedenler safında görünen
Fransa ve Almanya ne yapacak? Almanya azıcık ‘Rusya’ya yaklaşayım’ dedi. Tır
saldırısını yaşadı. Bu saldırı Almanya’ya bir gözdağı çekmekti. ABD’nin BMW’ye
kestiği cezanın perde arkasını kurcalayanımız da olmadı ne yazık ki! Bu bile
başlı başına bir makale konusu…
En büyük şamarı
Afrika pastasını paylaşmak istemeyen Fransa yiyecektir. Fransa’da peş peşe
gelecek olaylarla yaşamaya alışmak zorunda… Almanya BND ajanlarının çoğu CİA
için çalışır. Onun için Almanya'nın kalbinde daima ABD vardır. Almanya, ABD’nin
bir sözüyle dizinin üstüne oturuverir.
Tepede büyükler
anlaşır ve herkes buna biat eder. Roosevelt ile Stalin düşman kardeştiler ama
hiç savaşmadılar. Son yıllarda Putin bağımsız politika yapmak istedi ama ambargo
ve petrol fiyatlarını yerin dibine gömerek Rusya’yı dut ağacı gibi
silkelediler.
Diğer yanda bir
savaş olsun da, İngiltere yenilenler tarafında yer alsın… Daha bunu tarih
yazmamıştır. Savaşmadan imparatorluklarını devam ettiren tek devlet
İngiltere’dir. O kadar sinsidirler ki, başkalarının parmak izleriyle cinayet
işlemekle ünlüdürler. Ülkeler zar atmaz özellikle İngiltere…
Birileri
Türkiye’yi ABD’den uzaklaştırmak ve kendilerinin yanında olmamızı istiyorlar.
Acaba bu kimidir? Ortadoğu’da mevcut iki aktör vardır. Amerika ve İngiltere… İki kabadayının
ortasındayız. Çok akıllı olmamız gereken bir dönemden geçiyoruz.
Küresel güç
Rusya’ya Arap baharı adı altında Libya ve Mısır’daki yapılanmasının büyük
kısmını yok etti. Ukrayna’da da benzeri olaylar sergilendi. Rusya Ukrayna’yı
kaybetti ama Kırım’ı ilhak etti. Rusya her şeye rağmen kazançlı sayılır.
Bu iş Suriye’ye gelince;
Rusya Halep’te ABD özel kuvvetlerinin birkaç elamanını paketleyip Moskova’ya
götürünce, ABD Kızıl Ordu Korosunu taşıyan Rus uçağını denizin dibine gömdü. Rusya
oyunun büyüklüğünün biraz daha farkına o zaman vardı.
Rusya ve Türkiye
ile ortak bir strateji geliştirerek, başarılı bir performans ortaya koyabilirler.
Ama küresel güce göre; Rusya ile Türkiye asla bir araya gelmemesi gerekiyor.
Küresel güç,
büyük ulus devlet istemiyor. Putin ve Erdoğan ise büyük ve bağımsız ulus
devlet olmak istiyor. Onun için topun ilk ağzına gelen iki lider.
Acaba diyorum
Erdoğan, Devlet Beye bir sunum mu yaptı? Bir şeyler mi gösterdi? Bu arada Devlet’in
aklı başına geldi. Yani gelmesi gerektiği çizgiye… Bu memlekette Erdoğan’lar da
gider, kıyamete kadar Türkiye Devlet’i baki kalır. Zamanım olursa ‘Devlet’in
Aklı Başına Geldi’ diye bir makale yazmak istiyorum.
…
Ant-310117
...Devamı Var...