Mevzu çok derin;
İnsandan öte insan
sarrafı olmakla övünen
Kafiyelere sözüm,
Yine edindiğim hüzünde
saklı bir mahlas olsam keşke
Derlerken ömrü
kaybolduğum döngüde
Hepten ince bir
serzeniş
Varlığım çökkün bir
rahlede
Çekincelerin de özünde
Edindiğim kırık
mertebe.
Söz gümüşse sükûtu
hepten yok sayan nice nice yalan;
Niceliğinden öte
niteliğe duyduğum özlem
Bir de eremediğim
hidayete gönül borcum
Sadece O’nun nezdinde
hiçliğime yoldaş,
Gönlün de istikrarına
bir rötuş
Yine bozulan dengeler
adına
En derinde bir oyuk
Yazarak avunduğum bir
bahis
Mütereddit çehremde,
Münferit bir reçete
belli ki
Yazarak anlamlanan onca
bedeli,
Ötesinde gönlün nuru
bir kelamı
Bir de yitip gidenlere
methiye.
Arz ettiğim güncemde
saklı tuttuğum
Onca yası yaza yaza
Unutmakla mükellef,
Hatırlamaksa en büyük
eziyet
Yine geçmişin külfeti
Yarınların dahi
bağlarken başını
Hemhal olduğum
yorgunluk,
Nazarında benliğin en
büyük celp yine
Susmalara nazire eden
kayıp beyitlerde
Olur da bir yol bulurum
diye,
Sızdığım o mecra.
Adlandıramadığım hangi
ihbar ise
Yine kendime zulmüm,
Kifayetsiz bir şiirde
Kinayeli bir seyirde
yine yüreğin nidaları:
Hani olur da,
Duyarsın beni.