Ertelediğim bir düşün ince tabakası bir de akışkan yalnızlık yüreğin tebaası.

 

 


Şimdi sıdkı sıyrılmış şairin teşrifidir

Az evvel uzandığı düş yakası

Ve ıslıklarken sözcükler:

Bir bat bir çık

Aşkı köpüren gece işçileri

Yalnızlığın da ruhu geçkin

Ve geçkin ay ışığı

Tohuma kaçmış yıldızlar

Issızlığın bekası

Gök delik mintan delik, sevgili tabip.

 

Düş kırıntılarından inşa ettik biz bu aşkı

Bir var bir yok mutluluk

İnce ayar özlem

Yarıçapında bilinmezin

Vatkası hayli heybetli gözyaşı.

 

Mağlup ve mağdur beri yandan

Ütülediğim hecelerde

Soluklandığım

Ayan beyan, tabip

Dik gözlerini içime

Bir içimlik şiirlerimin de öznesi oldun madem

Yıkılası tabular

Yıkılmadan şehir

Bentleri aşar geçer

Göçmen kuşlar

Ve yalıçapkını rüzgâr.

 

Heybesinde ömrün

Tevazu yüklü bir sevdalı nar

Böl böl iç tanelerini

Ezip de narın

Endamlı sandukamın

Hala bir baltaya sap olamadım tabip

Ne dünde kaldım

Ne günde kaykıldım

Yarına varır mıyım, sahi?

 

Sus ve ses etme, tabip

Talip olduğum bil ki;

Aşkın saltanatını sürmek adına

Yaftalara maruz kaldığım bir yaz günü

Şeceresini kaybettim ben yıldızlar

Ben ki;

Bir gülde açan güfte

Ben ki açan yüzümde binlerce tevafuk kuşu

Nasibim neyse razıyım, tabip

Ah bir de sürgün edilmeseydi ya yalnızlığım.

 

Kanaviçeler işledim

Beylik aşkların köküne kibrit suyu ekledim

Olmadı lakin

Olduramadım ben

Onulmaz gölgeme hicabım

Hıçkırık tutup da dilimi yerinden etti hani

Şiir gibi kokladığım havada aslı rüzgâr

Etti de beni bir kere yerimden yurdumdan.

 

Saf kan âşık olmak neymiş gördüm

Bir şiire banıp yüreği

Bilemedim de neden böyle

İdi ömrüm kördüğüm?

 

Latife yaptım, sevgili tabip

Kuşlara dolandı bakışlarım

Kanatlarında cilveli benekler

Neydim değildi de ne olacağım

Elbet kâfi idi her hece

Bariz yanıldım

Bari sen tut elimden, tabip

Hadi, gel savrulalım beyit beyit

Bak sen de kapıldın rüzgârına mevsimin

Sahi, sıvışmanın sırası mıydı şimdi?

 

Öptüm gözlerinden tabip

Öykündüğüm sadece mutluluktu oysa

Köpeğin duası kabul olsa mı?

Yağacaktı kemikler gökyüzünden

Varsın bir kez de ben kanayım masallara

Hele ki ölmek senin elinden

Bir kez tut hadi ellerimden, tabip

Tutuştuğuma şahit Yaratan

Tutuklu yüreğime sen fazla olsan da, tabip.

 

 

 


( Sus Ve Ses Etme Tabip... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 31.07.2020 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu