Kimsesiz Aşıklar Mezarlığında
Yıktım araya ördüğün duvarları
Fesleğen saksıda seninle güzel dururdu kurudu kaldı
Nice gitme kal aklımda geçiyor
Düşünemiyorum aklım durdu kaldı gittiğin o yerde
Çıplak kayalara vurdu düşlerim paramparça oldu
Yalın ayak yürüyorum sokağımızı çıplak kaldım
Uçan bir uçurtma gibi dallara takıldım kaldım uçamıyorum
Kırsam dalları uçacağım dallara kıyamıyorum
Mağlup olmuş ben akşamın karanlığında geziyorum
Ne sen varsın içinde ne ben belirsizlik sis var
Ben sana aşk türkülerini öğrettim
Sen bana hasreti öğrettin
Bu söyle reva mıdır bana
Ah senden bir vazgeçebilsem
Yüreğimi dinlemesem kulaklarımı kapatsam
Hep sağır kalsam
Bu mümkün değil biliyorum
Güzel olan beklenir yaşamak için
Ben sancısını çekiyorum biliyorum dönmeyeceksin
Benimki si delicesine bir bekleyiş
Özlem
Beklemek güzelde
Gelenin olursa güzel
Işıklar benim için yansa da
Benim sesimle uyanmıyorsun
Gülüşünle güne merhaba diyemiyorum
Bir kuytuda saklı kalan ben
Bir sokak arasında bir kenarda
Kenarsız bir köşede bekliyorum
Yakışmıyorum buraya beni sen yakıştırdın
Geceleri yüreğimde feryat eden bir ses duyuyorum
Kaçıyorum kurtulamıyorum
Ne zaman sokağımızda geçsem
Bir cenaze kalkıyor
Ağlayanı yok
Felaketim olur bu geçmelerim artık geçemiyorum
Omuzuma çöken senin hasretinle
Kimsesiz aşıklar mezarlığında sabahlıyorum artık
Mehmet Aluç