Beyin Fırtınasına Devam Bence 

 

Düşme-Küsme

 

Düşme derken peşime arkamda da küsme derken benim gideceğim yerim mahiyeti belirsiz sen benimle sefil kalma diyedir. Yoksa başka bir nedeni yoktur kendini üzme, böyle anla beni ne olursun, diyenlerin hakkında sizlerde ne dersiniz? Samimidir sözünde? Yalan mı parıldıyor gözünde? Yoksa samimiyetsizlik mi var özünde?

 

A-Anlatımınızla ya da gidenin anlatımıyla ben samimi olduğuna inanıyorum. Gidenin giderken gözyaşı döktüğünü hissediyorum, gitmek zordur kordur. Belki yeni bir yere taşınmadan gitmeden önce insan sevdiğini onun rahat edeceği yeri hazırlamadan gelmesini istemez bu da onun gibi bir şey sanırsam galiba zannımca.

 

B-Baharın sona ermesiyle kış ayına yaklaştığımız bu günlerde, gönülde sonbahar yapraklarının dökülmesine benziyor sanki ben gidenin samimiyetine inanıyorum.

 

C- Cama vuran yağmur damları değil sanki kalanın gözlerindeki yaşlar gökyüzünde yeryüzüne yağıyordu, giden bunun farkına varmaz iken ona yalan söyleyerek sözünde samimiyetsizlik olduğuna inanıyorum. Seven gitmez terk etmez geride kal diyerek gitmez.

 

D- Duvardaki dalgalı perdeyi açan Dürdane giden sevgilisine el sallayarak gurbette bir an önce gelmesi için dualar eşliğinde gözlerinde akan yaşlarla el sallıyordu. Eşi yeni bir ev iş bulunca yanına alacağını söylerken, sakın peşime gelerek düşme ben gidemem, sakında bana küsme bundan başka çarem kalmadı derken onun samimiyetine inanarak pencereden el sallıyordu.

 

E-Enine boyuna yaşamı düşünmeden bir söz söylemek doğru olmaz. İkametini tayinle başka bir ile almak için gidenin arkada söylediği bir söz konuşma olarak ben algılıyorum ve samimiyetine de inanıyorum. Önce bir ev bulacak eşyalar taşınarak ilden ile taşınacak ondan sonra geride gelme üzülme denilen eşe sevgiliye her şey hazır gelebilirsin denilecek olan bu olayın gelişmenin bu yönde olduğunu anlayarak gidene hak veriyorum, yerinde ve doğru söylenmiş bir söz olarak buluyorum.

 

F-Fabrikanın paydos düdüğü çaldığında Faruk acele ile çıkış kartını basarak, tayinle geldiği bu yeni ilde kiralık bir evi karanlık basmadan bulmanın telaşıyla çıkarken, beraber çalıştığı Feride’ye çarparken özür dileyerek acelesi olduğunu bir an önce kiralık bir ev bulması gerektiği için acele ederek çarptığını söylerken… Feride kolundan tutarak, koşarak acele etmene gerek yok, benim oturduğum apartmanda bir daire boşaldı dün, sana tutalım, senin kısmetinmiş diye konuşurken, Faruk sevincinden havalara zıplayarak, Feride’ye sarıldı. Bu sarılmadaki samimiyetin sadece arkadaşça olduğunu vurgulayalım ki yanlış anlaşılmalara olanak vermesin.

G-Gidenin ve geride kalanın halinden anlarım, zordur içi yakan alevli bir kordur. Bunu söylerken tüylerim diken diken oldu.

 

H- Hüzün dolu bu sözlerin aşkı yaşarken terk eden sevgilinin sözleri olarak ben yorumluyorum ve gidenin arkasında gelmeyen için söylendiğini düşünerek, alıntı bir şiirle buna cevap vermek istiyorum.

Madem hatırındayım
Niye gelmezsin bana
Hüznüm bu ayrılıktan
Derdim hasretten yana...

Kış gelmeden dağlara
Kar düşmeden dallara
Al gönlünü sevgilim
Haydi düş gel yollara...

İnan ömür çok kısa
Bitsin bu gam, bu tasa
Ne bilirdik hasreti
Şu ayrılık olmasa...

Kış gelmeden dağlara
Kar düşmeden dallara
Al gönlünü sevgilim
Haydi düş gel yollara...

Tarık Çıtak

 

I-Islanmış olarak yağmurda ıslanarak giden sevgilisine bakan vefasız sevgilisine düşme peşime gelme, beni zaten sevmeyerek üzüyorsun derken, kendisine değil el sözüne inanarak giden Ishak'ın arkasında ağlayarak bakıyordu. Ben böyle anladım ve yorumluyorum bakış açılarımız aynı olmaya bilir, saygı duyarım.

İ-İçten duyduğu hasreti gurbete giden sevgilisine olan özlemiyle baş başa kalan İclal, her kapı çalındığında gurbete giden sevdiği İsmail’in geldiği sevinci ile kapıyı açarken, hayal kırıklığıyla baş başa kalmasının ıstırabını her gün yaşıyordu.

 

Fazla şıkka gerek var mı bilmiyorum cevaplarınızı yorumlarınızı bekliyorum devam edecek yeni yazım için selamlarımla.

Mehmet Aluç

 

( Beyin Fırtınasına Devam Bence-düşme-küsme- başlıklı yazı kul mehmet tarafından 16.11.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu