Makale / Tarihsel Makaleler

Eklenme Tarihi : 12.03.2022
Okunma Sayısı : 707
Yorum Sayısı : 15
Günün Yazısı

Bu Yazı 13.03.2022 tarihinde
GÜNÜN YAZISI
olarak seçilmiştir.
İSTİKLAL MARŞININ KABUL EDİLDİĞİ GÜN TBMM'DE NELER KONUŞULDU?
Bayağı uzun bir yazı olacak zira böyle bir yazı bölünemez.
**********
Bugün sokağa çıkıp vatandaşlarımıza ''12 Mart size neyi hatırlatıyor?'' Diye soracak olursanız büyük çoğunluk '' 12 Mart Muhtırası '' Diyecektir. Bundan çok eminim zira toplumun sesi olan biz şairler bile 12Martlara denk gelen gün ya da haftalarda 12 Martı Muhtırasını hatırlarız- 11 Martta ölen Berkin Elvan'ı anıp ardından göz yaşları döker ve '' Çocuklar Ölmesin '' konulu şiirler okuruz ama ne Mehmet Akif ne de İstiklal marşı aklımıza gelir. ( Bizzat yaşadığım için böyle kesin konuşuyorum.)
Neyse...
Bizler genelde 12 Mart 1921de Mehmet Akif'in şiiri mecliste okundu ve hiç bir milletvekili itiraz etmedi- aleyhinde tek kelime söyleyen olmadı biliriz ama işin aslı hiç de öyle değil. Mecliste 12 Mart 1921'de bayağı bir tartışma yaşandığını görmekteyiz. Yalnız hemen belirteyim bu tartışma İstiklal arşımızın illi Marşımız olarak uygun olup olmadığından çok seçimin yapılış şekliyle ilgili olmuştur.
Evet... Önce bilinenleri kısaca özetleyelim:
İstiklal marşının yazılması fikri TBMM nin ilk Maarif Vekili( Milli Eğitim Bakanı ) Rıza Nur'un düşüncesiydi. Ondan sonra bu makama getirilen Hamdullah Suphi ( Tanrıöver ) de bu fikri benimsemiş ve 25 1920'de ödülü 500 Tl olan bir İstiklal marşı Şiir yarışması başlatılmıştı. Yarışmanın haberi zamanın Hakimiyet-i Milliye Gazetesinde yayınlandı.
Maarif vekaletine 23 Aralık 1920'ye kadar 724 eser gönderildi. ki içlerinde Kazım Karabekir Paşa'nın şiiri dahi vardı. Ama Maarif vekaleti bu şiirlerden hiç birini Milli Marş olarak seçmeye uygun görmedi.
Bunun üzerine Hamdullah Suphi 500 Liralık ödülü kaldırdığını söyleyerek ancak ikna etti Mehmet Akif'i ve Mehmet Akif Ankara'nın Taceddin Dergahında 6-7 Şubat 1921 tarihinde yazılmaya başlandı.
On gün kadar bir zamanda yazılan şiir ilk kez 17 Şubat 1921'de Sebilürreşad dergisinin ilk sayfasında "Kahraman Ordumuza" ithafıyla yayımlandı.
1 Mart 1921 Tarihinde Bizzat Mustafa Kemal'in yönettiği TBMM Genel kurulunda diğer altı şiirle birlikte okundu ve çok beğeni topladı.
12 Mart 1921 günü ise TBMM tarafından İstiklal Marşımız olarak kabul edildi. Nasıl mı?
Gelin hep beraber o günkü meclis zabıtlarından okuyalım. ( Meclis tutanaklarında yazıldığı şekliyle değiştirmeden yayınlıyorum.)
*******
İKİNCİ CELSE
Açılma saati : 4,45 sonra
REİSİ SANİ( İkinci Reis ) — Doktor Adnan( Adıvar ) Beyefendi
KÂTÎP : Ziya Hurşit Bey (Lâzistan ) [ Rize ] [ 1926 da Atatürk'e suikast davasından idam edildi. ]
1. -f- Maarif Vekâletinin İstiklâl Marşı hakkindaki tezkeresi
MAARİF VEKİLİ HAMDULLAH SUPHİ BEY -Arkadaşlar, Istiklâl marşları hakkında Vekâlet tarafından vâki olan davet üzerine ne kadar marş elimize gelmiş ise bunları bir encümen marifetiyle tetkik ettirdik, neticeyi Heyeti Celilenize arzettik. Bunları görmek arzu buyurdunuz. Matbu olarak tevzi edildi efendim. Bir nokta üzerine nazarı dikkatinizi celbetmek isterim. Bu İstiklâl marşları tarafı âlinizden tetkik edildikten sonra intihabınız( seçiminiz) hangi şiir üzerinde temerküz ederse( toplanırsa ) ikinci bir muamele daha yapılacaktır. Bestekârlara, yollıyacağız, bestekârlar dahi bize muhtelif besteler yollıyacâklardır. Onlar arasında bir intihâb daha yapılacaktır. Anadolu mücadelesi uzun müddetlerden beri devam ediyor, bunu ifade etmek, bunun ruhunu söyletmek üzere yazılmış olan bu şiirler ne kadar evvel bir karara iktiran ederse( karara bağlanırsa ) şüphesiz ki daha fazla müstefit oluruz.( İstifade ederiz- faydalanırız.) Heyeti celilenizden istirham ediyorum. Şiirler mütalâa edilmiştir. Bunu bir heyete mi, bir encümene mi verirsiniz? Heyeti Umumiyece ( Genel Kurulca) bir karara mı raptedersiniz?(Karara bağlarsınız ) Ne arzu buyurursanız yapınız.
REİS — Maarif Vekâleti bu İstiklâl Marşının bugün ruznameye ( gündeme ) alınarak müzakeresini( görüşülmesini) arzu ediyor. Bugün müzakeresini kabul edenler lütfen el kaldırsın. Kabul edildi efendim
MUHİTTİN BAHA BEY. (Bursa) —Muhterem efendiler, söyliyeceğim sözlerin yanlış anlaşılmamasını, bir maksadı mahsusa hamledilmemesini ( Yorumlanamasını ) teminen iptidaen( öncelikle ) bir hakikatten bahsedeceğim ; bu Millî Marş müsabakası ilân edildiği zaman müsaba'k'aya ben de iştirak etmek istedim. Fakat bu mesele öyle bir cereyan almıştır ki bendeniz bu müsabaka işinden sarfınazar ediyorum.( Çekiliyorum) (M) imzalı şiir bendenizindir: Bunu ithal buyurmayınız. Gene Kemalettin Kâmi ( Kemalettin Kamu ) nâmında biri vardır 'ki aynı sebepten dolayı gazetemizde kendi şiirini geriye almıştır. Bunun üzerine mütalâanızı beyan buyurursunuz. Bir Encümeni Edebî ( edebiyat Kurulu ) mi teşkil edersiniz, ne yapılacaktır? Ona göre.
REİS- Burada bir mesele var. İstiklâl marşlarını doğrudan doğruya Heyeti Umumiyede müzakere ederek bir karar mı vereceksiniz, yoksa bir encümene mi havale edeceksiniz?
YAHYA GALİP BEY.- (Kırşehir) -Burada olsun, hepimiz anlarız.
BESİM ATALAY BEY.- (Kütahya) -Efendim, şiirler iki türlüdür. Ya hislerin mâkesidir,( yansımasıdır) yahut derin veyahut ağlatıcı bir ruhun, ağlatıcı bir galeyanın aksidir. Şiir bu iki şekil üzerine doğarsa makbul ve muteberdir. Dünyada o şiirlerdir ki halk arasında yaşar. Ya yüksek ve bediî bir histen doğar, ya muhrik( Yakıcı- dokunaklı) bir helecandan doğar. Böyle olmayıp da ısmarlama tarikiyle yazılırsa bu şiirler yaşamaz. Efendiler, bizim Cezayir Marşımız vardır. Bu; halk arasında yaşıyor. Bu, müsabaka ile yazılmamıştır. Bu; ağlıyan'bir ruhun, eline silâhını alarak düşmana koşan, vatanına koşan bir ruhun hissiyatını terennüm eder. Marseyyez'in nasıl söylendiğini bilirsiniz. İnkılâbı Kebir( Fransız İhtilali ) esnasında - silâhını almış - koşan bir gencin söylediği şiir birden bire taammüm etmiştir.( Yayılmıştır ) Evvelâ bu gibi şiirlerin memleketin mâruz kaldığı felâketlere - ağlıyarak, titreyerek - evvelâ güftesi değil, bestesi söylenir. Ismarlama şiirlere verilecek memleketin parası yoktur.
HAMDULLAH SUPHİ BEY. (Antalya) - Arkadaşlar, bir hata üzerine, bir galatı rüyet( Renk körlüğü ) üzerine dikkati âlinizi celbetmek isterim. Bilhassa para meselesi ile bu şiirler arasında bir münasebet bulmak, gayet yanlış bir noktai nazardır. Memleketin kuvayi maddiyesi ve mâneviyesi vardır. İstihlâsı vatan( Vatanın kurtuluşu ), mücadelesini yapan milletin vekilleri, onun vekillerinin vekilleri halkın heyecanını ifade etmek üzere memleketin şairlerine müracaat etmiştir. Bu şairler ilk defa şiirlerini yazmamıştır. Arkadaşlar, bize şiirlerini yollıyan şairler, seneler arasında bütün memleketin kederlerini, ıstıraplarını, bütün mefahirini( İftihar vesilesini) söyliyen şiirler yazmışlardır. Demek para mukabilinde şiir mevzuubahis değildir. Biz halkın ruhunu, heyecanını ifade eden şiirler yazmaları için şairlerimize müracaat ettik. Hiçbirisi para hakkında, bir şey söylememiştir. Geçen defa işaret ettiğim üzere nazarı dikkatinizi celbediyorum: Mehmet Akif Bey - ki bu, şairler arasında para meselesinden 'kaçman arkadaşlarımızdan birisidir - zaten senelerden beri en yüksek ve en ilâhi bir belâğatle yazmıştır. Yeniden yazmaktan çekinmesi ; bâzılarının hatırına para gelir, diye korkmasındandır ve ona binaen yazmamıştır. Ben gelen şiirleri okuduktan sonra, bu işte vazifedar ettiğiniz bir arkadaşınız sıfatiyle, arzu ettim ki bir kuvvetli şiir daha bulunsun ve kendilerine müracaat ettim. Bunun üzerine kendileri de bir şiir yazdılar, gönderdiler. Besim Atalay Beyin" halk şiirlerinin - bilhassa büyük vakayi milliyeye taallûk eden( Milli olaylara ilişkin ) şiirlerin - bir siparişi mahsus üzerine doğmadığı sözü gayet varittir. Yalnız bizim şimdiye kadar mevcut olan şiirlerimiz bugünkü mücadelemizi ifade etmiyorsa şairlerimizin kendi duygularını ifade etmeleri katiyen doğru değildir. Kendileri şu noktada haklıdırlar: Bütün şiirler ve millî şiirler cihanın en mâruf olan şiirleri, halk hareketleri arasından doğmuş olan şiirlerdir. Fakat itiraf ederim ki, bu şiirler -aramızda daha doğmamıştır. Doğmasını arzu etmek bizim için bir vazifedir. Şairlerimize müracaat ettik ve bize çok güzel şiirler yazdılar. Bu şiirler arasında intihap hakkı Heyeti Aliyenize aittir. Şiirleri okuyunuz. Ben istirham ediyorum ki bir an evvel bu şiirin bestelenmesi için bir karar ittihaz ediniz ve bütün milletin lisanına geçmesi için istical buyurunuz( acele diniz), bir karar veriniz, tebliğ ediniz, ben de mesaimin ikinci kısmına geçeyim.
Dr. SUAT BEY. (Kastamonu)- Beyler, esasen meslekim şiirle, edebiyatla iştigale( Meşgul olmaya) müsait değildir. Bu itibarla arzedeceğim izahatı şiir ve edebiyat tenkidatı( eleştirisi) gibi arzetmiyeceğim. Ancak Hamdullah Suphi Beyefendi geçenlerde bu kürsüde, bu şiirleri inşat ettiği vakit,( okuduğu zaman ) Mecliste büyük bir gürültü olmuştu. Ondan anlaşılıyordu ki İstiklâl Marşı olarak bu şiirlerden birisinin intihap edilmesini teklif ederlerse çok güzel bir şey olacak. Bendeniz Akif Beyin diğer eserlerini de okumuşum. Esasen bir marş; bir milletin heyecanlarını, tahassüsatını( Hislerini ) terennüm etmek itibariyle kıymetli ise, Akif Beyin son yaptığı İstiklâl Marşından evvel inşat etmiş olduğu şiirler, zaten bidayeti inşadından çok evvel bizim hissiyatımızı, tahassüsatımızı ifade etmiştir. Kendisinin, memleketin tahassüsatına 'karşı ne kadar kuvvetli bir kudreti şiiriyesi olduğunu ve Garp ve Şark âlemi hakkındaki tahassüsatının en güzel numunelerini (Safahat) ismindeki eserleri gösterir. Bu itibarla bu kahramanı edebii tebcil etmemek( Yüzeltmemek ) elden gelmez. Bendeniz kendi namıma Mehmet Akif Beyin büyük bir unvan ile tertip ettiği eseri tetkik etmek istemem. Tahsisen bu meselede bunların içinde yazmış olduğu marşların en güzeli İstiklâl Marşıdır ve bundan evvel de Mecliste büyük bir vect uyandırmıştır. Onun için dutruidiraz ( İtirazssız ) mütalâa etmeksizin bunun tasvip edilmesini teklif ederim.
HACI TEVFÎK EFENDİ. (Kângırı- Çankırı) -Efendiler, bendeniz bu şiirin şu hakikat kürsülerine nasıl çıktığına tahayyür ediyorum.( Hayret ediyorum ) Bunu Meclisi Maarif kendisi intihap eder, kendisi tercih eder, kendisi yapar. Gerçi şiir bir meziyettir, gerçi şiir bir ziverdir, lâkin bir hayaldir. Bilkürsü hakikata çıkması doğru değildir. Eğer tercih lâzım geliyorsa Akif Beyin şiiri gayet güzel yazılmıştır. Lâkin biz bugün âşiyanda değiliz. Millet Meclisinin kürsüsünde olduğumuzu unutmıyalım, bunu Maarif Encümeni kendisi mütalâa etsin, kendisi takdir etsin, kendisi tercih etsin. (Doğru sesleri.
TUNALI HİLMİ BEY.- (Bolu) - Arkadaşlar mesele gayet mühimdir. Eğer bu marş milletin ruhunu kavrayabilecek bir marş ise onda ufacık bir yakışıksızlık diyelim, sonra o marş için pek büyük düşüklük verir. Biraz serbest söyleyemediğimden, kusura bakmayınız. Burada edebî tenkidata girişecek değilim. Binaenaleyh yalnız fikrimi kısaca arz edeceğim. Katiyen Hamdullah Suphi Beyin isticaline ( aceleciliğine ) iştirak edemem. (Biz ederiz sesleri). Edemem; zira bir kere bu marş milletin ruhundan doğma bir marş değildir. Besim Atalay Beyin hakkı vardır. Milletin ruhuna tercüman olacak bir marş olmalı . (Gürültüler). Müsaade buyurunuz.
REÎS — Kesmeyiniz, böyle müzakere edemeyiz ki.
TUNALI HÎLMİ B. (Devamla) -Bu o kadar müzakereye lâyıktır ki siz takdir edemezsiniz.
REFÎK ŞEVKET BEY. (Saruhan) — Reis Bey Usulü müzakere hakkında söz isterim. Müsaade buyurur musunuz? Şiirler sahiplerinin malıdır. Beğenirsek rey veririz, beğenmezsek rey vermeyiz. Herkesin muhterem şahsiyetine tecavüz etmiyerek kabul edelim veyahut etmiyelim rica ederim.
TUNALI HlLMÎ B. (Bolu) — Gerek şu şiire ve gerek şu manzumelere karşı bir şey söyledim mi ki böyle söylüyorsunuz? isim zikretmedim. İyi dinleyiniz, kulaklarınızı açınız. Arkadaşlar istirham ederim! Bunu, bir encümen-i mahsusu ebedî ( Özel edebiyet encümeni/ kurulu) teşkil edelim, oraya havale edelim, bu manzumelerin birini intihap etsin. Asıl ruhu mesele buradadır.. O encümeni mahsus intihap ettiği manzumenin sahibini çağırır, der ki ona, şu mısraı terk ederseniz veya şu mealde tebdil ederseniz( değiştirirsiniz) ve şu kelimenin bununla tebdili elzemdir, o zaman o manzume daha parlak olur. Sahibi muvafakat eder ve manzume daha iyi olur. İstirham ederim, bu noktaya dikkat buyurunuz. Arkadaşlar manzumenin baştan başa iyi olmasını bütün samimiyetle arzu ediyorum ve bu teklifte bulunuyorum. (Gürültüler) Müsaade buyurunuz bana biri imzalı, biri imzasız iki mektup geldi. Bu mektupta deniliyor ki: Diğer verilmiş olan manzumeleri de okuyunuz, onların içinde; intihap edilmiş olanlardan daha muvafıkı( Uygunu) vardır. (Handeler) (Memiş Çavuş sesleri) Sahibi mektup( Mektup sahibi) Garp Ordusuna gitti. îmzasiyle gösterebilirim. Arkadaşlar tekrar ısrar ediyorum, bir encümeni mahsusu edibî teşkil edilmelidir ve intihap onun reyine bırakılmalıdır. (Hayır hayır sesleri) (Gürültüler)
REÎS — Efendim müsaade buyurunuz. Trabzon Mebusu Celâl Beyin İstiklâl Marşı ile bir takriri var.
Riyaseti Celileye
Mingayrihaddin karaladığım( Haddim olmayarak karaladığım ) gayrimatbu ( Basılmamış) İstiklâl Marşının Meclisi Âli ( Yüce meclis )huzurunda kıraat olunmasını(okunmasını ) teklif eylerim. Trabzon Mebusu Celâl
REİS — Müsaade buyurunuz rica ederim. Zannediyorum ki, bu Heyeti Celilelerine dağıtılan manzumeler müddeti muayyene zarfında toplanıp da şimdi intihap edilenlerdir. Bunun müsabıkaya ( yarışmaya) ithali ( dahil edilmesi) kabil ( Mümkün müdür ) midir efendim? (Hayır, hayır sesleri )
İHSAN BEY.- (Cebelibereket/ Osmaniye) — Şekil aramıyoruz. iyi ise dinliyelim (Muvafık sesleri)
REİS- Efendim müsaade buyurunuz. Tekrar ediyorum. Muayyen bir zaman zarfında marş müsabakası ilân edildi. Onlardan Maarif Vekâleti intihap etmiş, göndermiş. Şimdi bu gönderdiği marşlardan birinin intihabını Heyeti Umumiyede kendisi takip ediyor ve müzakere ediyoruz. Bu meyanda birisi bir marş gönderiyor. Bunu kabul ettikten sonra yarın vâki olacak müracaatları da reddedemiyeeeğiz.
REFİK BEY- (Konya) — Nasıl reddedeceksiniz? Ilânihaye( sonsuza kadar) devam edecektir.
İHSAN BEY- (Cebelibereket) — Marş lâzımdır. Hangisi güzel olursa o lâzımdır.
REİS- Bu marşın okunmasını kabul buyuranlar lütfen el kaldırsın... Kabul edilmedi efendim.
HAMDI NAMIK BEY- (İzmit) — Efendiler millî bir marş yapmak ihtiyacı hâsıl olmuş. Maarif Vekili şairleri müsabakaya davet etmiş, birçok şiirler içerisinden birkaç parça intihap ve tabedilmiş.( Basılmış) Bendeniz anlamıyorum. Bu bir Meclisi Millî işi midir? Bir encümeni edebî işi midir? (Millet işidir sesleri) Millet işidir. Şüphesiz efendiler, fakat malûmu âliniz şiir meselesi bir sanat meselesidir. Eğer bunu tercih etmek hakkını biz deruhde ediyorsak aramızda şiirle tevvegul etmiş arkadaşlarımızdan ( Şiirle uğraşmış arkadaşlarımızdan ) bir encümeni edebî teşkil edelim, onlar tetkik etsinler. Geçen gün bu maksatla söylediğim bir söz suitelâkkiye ( Yanlış anlaşılmaya ) uğramıştır. Binaenaleyh eğer bunun tetkiki için içimizden bir encümen teşkil etmiyecek olursak o hak doğrudan doğruya Maarif Vekâletine aittir, noktai nazarını izah etsin ya kabul edersiniz, yahut kabul etmezsiniz. Bunun uzun uzadıya sürünmesine hacet yoktur (Gürültüler)
HÜSEYİN B. (Elâziz) — Maarif Vekâletine ne kadar şiir verilmiş ise onlar yeniden bir encümene verilsin ve orada yeniden tetkik edilsin.
MAARİF VEKÎLİ HAMDULLAH SUPHİ BEY- Arkadaşlar! Refik Şevket Beyin sözünü tekrar ediyorum. Bu şiirler mevzuubahis olduğu vakit lüzumsuz yere, hattâ arzumuz hilâfında şiirler yazmış olan arkadaşlarımız için böyle bir söz buradan çıkmamalıdır. Bahusus ki, arkadaşlar ısmarlama sözü ve halkın tercümanı olmaz sözü yanlıştır. Çünkü halkın mümessilleri olan sizlerin huzurunda okunan şiirin Heyeti Aliyeniz üzerindeki âzami tesirine bendeniz de şahit oldum. Eğer halk üzerine olan tesirini anlamak için kendi kalbimizden başka miyarınız varsa o başkadır. Eğer halkın teessürünü kendimiz anlıyacak olursak halkın kalbini de anlamış oluruz. Şimdi arkadaşlar bendeniz diyeceğim ki: Yeni bir encümeni edebiye havale edersek bir fayda mutasavver olabilir. Eğer encümen kararını verip bitirecek ise. Fakat zannediyorum Meclisinizin verdiği. karar ve ısrar ettiği nokta, kendisinin bu işi halletmesidir. O halde encümenden çıkıp yine Heyetinize gelecektir. Yine bu vaziyet hâsıl olacaktır. O halde burada yedi tane şiir vardır, Riyaset bunları ayrı ayrı reye vez'etsin( Sunsun), hangisi tarafınızdan mazharı takdir olursa Takdir edilirse ) onu kabul edersiniz. (Doğru sesleri)
REİS — Efendim müzakerenin kifayetine dair takrirler vardır. Müzakerenin kifayetini reye koyacağım. Müzakereyi kâfi görenler lütfen el kaldırsın... Kabul, edildi.
Kırşehir Mebusu Yahya Galip Beyin bir takriri var.
Riyaseti Celileye
Muhittin Beyin inşad ettikleri marşın kürsüde taraflarından okunmasını teklif eylerim. 12 Mart 1337 Kırşehir Mebusu Yahya Galip
REİS — Kabul edenler lütfen ellerini kaldırsın.... Kabul edilmedi efendim.
Efendim Muş Mebusu Abdülgani Beyin bir takriri vardır.
Riyaseti Celileye
İstiklâl Marşı Maarif Vekâletince müsabakâ vaz'edilmiş ve intihabı yine Vekâleti mezbure( Bahsi geçen bakanlık ) ye ait bulunmuş olduğundan ve Meclisi Âli bir" meclisi edebî olmadığından intihabının dahi Maarif Vekâletine ait olduğunu arz ve teklif eylerim. 12 Mart 1337 Muş Mebusu Abdülgani
REİS- Kabul edenler lütfen el kadirsin... Kabul edilmedi efendim.
Efendim Saruhan Mebusu Avni Beyin takriri var,
Riyaseti Celileye
İstiklâl Marşı vatani bir parça olmakla beraber her halde şayanı teslimdir ki şiiri, musikisi, vatani olması lâzımgelen bu marşın tetkiki her halde bir ihtisas ve ehli hibre (Tecrübe ) meselesidir. Binaenaleyh, bu marşın tefrik ( ayrılması) ve kabulü için erbabı ihtisastan( İhtisas/ uzmanlık sahibi) mürekkep ( oluşturulmuş) bir encümene tevdii ve badehu( daha sonra ) bestelenmesini teklif eylerim. 12 Mart 1337 Saruhan Mebusu Avni
REİS — Efendim bu teklifi kabul edenler lûtfen ellerini kaldırsın. Kabul edilmedi.
Şimdi efendim müzakerenin kifayetine dair muhtelif takrirler var. Yahut her marşı Heyeti Aliyenizin reyine koyalım
HASAN BASRİ BEY. (Karesi/ Balıkesir)-Reis Bey! Bizim bir takririmiz vardır. Suat Beyin de bir takriri var.
REİS - Meclisi Âli reyini ne suretle izhar ederse ondan sonra anlaşılacaktır,
*Riyaseti Celileye
Müzakerenin kifayetini ve Mehmet Akif Beyin İstiklâl marşının kabulünü teklif ederim. 12 Mart 1337 Kastamonu Mebusu Dr. Suat
*Riyasete
İstiklâl Marşının şubelerce teşkil edilecek bir encümeni mahsus tarafından tetkik ve tasdik olunmasını teklif ederim. 12 Mart 1337 Bolu Mebusu Tunalı Hilmi.
REİS — Bu takriri kabul edenler lütfen ellerini kaldırsın. Reddolundu.
*Riyaseti Celileye
Şiirin besteye gelip gelmemesi meselesi vardır. Şuara ve bestekârlardan mürekkep bir encümen teşkilini teklif eylerim. 12 Mart 1337 Ertuğrul ( Bilecik ) Mebusu Necip
REİS — Aynı mealde birçok takrirler vardır. Necip Beyin takririni kabul edenler lütfen ellerini kaldırsın. Reddedildi
*Riyaseti Celileye
Bütün Meclisin ve halkın takdiratımı celbeden Mehmet Akif Beyefendinin şiirinin tercihan kabulünü teklif ederim. 12 Mart 1337 Karesi Mebusu H. Basri
*Riyaseti Celileye
Müzakerenin kifâyetiyle Mehmet Akif Beyin marşının kabul edilmesini teklif eylerim. 12 Mart 1337 Ankara Şemseddîn
*Riyaseti Celileye
İstiklâl marşlarını matbu varakalarda hepimiz ayrı ayrı tetkik ettiğimizi için encümene havalesine lüzum yoktur. Mehmet Akif Beye ait olanının Milli marş olarak kabulünü teklif ederim. 12-Mart 1337 Bursa Mebusu Operatör Emin
*Riyaseti Celileye
Kâffei ervahı islâm ( Bütün Müslümanların ruhları ) üzerinde kıraati( okunması ) heyecanlar tevlit edecek( Heyecanlar doğuracak ) derecede icazkâr( açıklayıcı ) olan büyük İslam Şairi Mehmet Akif Beyin marşının takdiren kabulünü teklif eylerim. 12 Mart 1337 Bitlis Mebusu Yusuf Ziya
*Riyaseti Celileye .
Ötedenberi Islâmın ruhnevaz şairi Akif Beyefendinin İstiklâl Marşı her veçhile müreccah( Tercih sebebi ) ve Meclisi Âlinin ruhu mâneviyesine evfak( uygun) olmakla kabul edilmesini teklif ederim. 12 Mart 1337 İsparta Mebusu İbrahim
*Riyaseti Celileye
Mehmet Akif Bey tarafından inşat edilen marşın kendi tarafından kürsüde, kıraat edilmesini teklif eylerim. 12 Mart 1337 Kırşehir Mebusu Yahya Galip
REİS- Bu takrirlerin hepsi Mehmet Akif Beyin şiirinin kabulünü mutazammındır.( İçine almaktadır ) (Reye sesleri). Müsaade buyurunuz, rica ederim müsaade buyurunuz efendiler.
TUNALI HİLMİ BEY. (Bolu) Reis Bey müsaade buyurursanız Mehmet Akif Beyin marşının reye vazıdan evvel bendeniz ufacık bir şey rica edeceğim. Tepdil edilmesi ( Değiştirilmesi ) ihtimali vardır.
REİS -Müzakere bitmiştir efendim rica ederim.
SALİH EFENDİ- (Erzurum)- Bendeniz ,bir şey arz edeceğim.
REİS- Müzakere bitmiştir. Maarif Vekâletinin teklifi vardır. Her marşı ayrı ayrı reye koyunuz diye teklif etmişlerdi. Her marşın ayrı ayrı reye vaz'mı kabul buyuranlar lütfen el kaldırsın. Kabul edilmedi.
O halde bu takrirleri reye koyacağız. Basrî Beyin takririni reye koyuyorum (Basri Beyin takriri tekrar okundu).
REİS -Basri Beyin takririni kabul buyuranlar ellerini kaldırsın. Kabul edildi efendini. (Gürültüler ve ret sadaları)
REFİK ŞEVKET BEY. (Saruhan/ Manisa) — Reis Bey! Mehmet Akif Beyin şiirinin aleyhinde bulunanlar da ellerini kaldırsın ki ona göre muhaliflerin miktarı anlaşılsın. (Muvafıktır, anlaşılsın sadaları).
REİS- Bu takriri kabul edenler, yani Mehmet Akif Beyefendi tarafından yazılan marşın İstiklâl Marşı olmak üzere tanınmasını kabul edenler lütfen el kaldırsın. Ekseriyeti azîme( Büyük çoğunlukla ) ile kabul edildi.
MÜFİT Efendi- (Kırşehir)- Reis Bey yalnız bir şey arzedeceğim. Hamdullah Suphi Beyin bu marşı kürsüden bir daha okumasını rica ediyorum. (gürültüler)
REFİK BEY- (Konya) — Milletin ruhuna tercuman olan işbu istiklâl Marşının ayakta okunmasını teklif ediyorum.
REİS ~ Müsaade buyurunun efendim. Heyeti muhtereme bu marşı kabul ettiğinden tabii resmî bir İstiklâl Marşı olarak tanınmıştır. Binaenaleyh ayakta dinlememiz icabeder. Buyurunuz efendiler;
(Hamdullah Suphi Bey İstiklâl Marşını kürsüde okudu, âzayi kiram kaimen sürekli alkışlar arasında dinlediler)
İstiklal Marşı
1
Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak.
2
Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!
Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celal?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal...
Hakkıdır, hakk'a tapan, milletimin istiklal!
3
Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.
4
Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar,
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,
'Medeniyet!' dediğin tek dişi kalmış canavar?
5
Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın.
Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.
Doğacaktır sana va'dettigi günler hakk'ın...
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.
6
Bastığın yerleri 'toprak!' diyerek geçme, tanı:
Düşün altında binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.
7
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Şüheda fışkıracak, toprağı sıksan şüheda.
Canı, cananı, bütün varımı alsın da Hüda,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.
8
Ruhumun senden, ilahi, şudur ancak emeli:
Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli.
Bu ezanlar-ki şahadetleri dinin temeli,
Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli.
9
O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım,
Her cerihamdan, ilahi, boşanıp kanlı yaşım,
Fışkırır ruh-i mücerred gibi yerden na'şım;
O zaman yükselerek arsa değer belki başım.
10
Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal.
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal:
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklal!
ALLAH BU MİLLETE BİR DAHA İSTİKLAL MARŞI YAZDIRMASIN.
İSTİKLAL MARŞIMIZIN TBMM DE MİLLİ MARŞIMIZ OLARAK KABULÜNÜN 101. YILDÖNÜMÜ KUTLU OLSUN.
( İstiklal Marşının Kabul Edildiği Gün Tbmm'de Neler Konuşuldu? başlıklı yazı Sami Biber tarafından 12.03.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.