Üstü örtülüydü günün ve hüzne dair
direktiflerini verdi yüreğim.
Gün yüzlüydüm seyyah sözcüklerin
b/ağlanmış basireti
Nemalandığım ne çok zaman ne çok
hüzün
Bir bardak suda kopan fırtına
Elbet fıtratın gizemi
Sözcüklerden örülü sureler hadisler
Yürekle aşkla kıyama durduğumuz
anbean
Solan hayata bir parantez açmak belki
de
Konuşlu olduğumuz o kırık dal
Neler neler saklı yüreğin
enginliğinde.
Laldi öncem
Lafügüzaf sevecen meltem
İçime esen ne ki
Dışta saklı ne çok acı ne çok hazan
İçe vuran yüreği köpürten
Nazenin mizacımla emsalsiz bir
mücadele verdiğim
İklimlerden ördüğümüz şiir
Şiir yüzlü sevdanın o tiz sesi
Malik olduğum ne var ne yok ve işte
ayak izinde saklı hayat umudun
Kör kurşun
Kesif sessizlikle vurulduğum
Geceyi dilimlediğim şiirlere
Şiirleri güncellediğim uğruna
sevdanın
Akseden bir heyecan
Bazen boyutsuz bir gizem
Telaşla adımladığım
Tevazu yüklü ruhum
Kol kanat geren Rabbime koştuğum
Bedir, Uhut, Hendek
Güzel insan Allah’ın sevgilisi
Nasip olsa keşke hemencecik kavuşmak
Dirayeti ve yüreği ve hissiyatı
Yaratılmış en mükemmel Mümin
Peygamber Efendim
Nuruna âşık bir beşerim
O’nun yolunda ve izinde
Aşkla aş erdiğim yarınlar
Cenneti aladır içimdeki mevsim
Geceden kürediğim bir yol
Işığına hasretim sevginin
Sevdikçe büyüyen inancım
Saf tuttuğum masumiyet
Varsın yok sayılsın içimde saklı
asalet
Hüzün bir minval
Yüreği çevreleyen hare
Harlanan sözcükler
Kutsal dokunuşlar
Ve nasıl da izafi yaşamak
Yaşatmakla ilintili umudu iyi niyeti
Peyda olan ansızın o tılsım ki
İnanılmaz mucizelerin hâsıl olduğu
yürek sızım
Heyhat dünüm!
Hey gidi hey harcadığım ömrüm.
Kalan zaman ve işte yolumdayım
Beni ve ruhumu hür kılan iman
gücünden doğan
Huzur ve umut ve kaykıldığım dünya ne
ki
Aşkın inisiyatifinde
Sadık olduğum kadar ulu Rabbime
Ve işte tutunduğum tek dal nasıl da
sıkı sıkı
Teslimiyetim tüm benliğimle
Taşan sular taşan sabır
Hamt ettiğim kadar hatmettiğim kutsal
kitap
Katıksız yalnızlığımı sonlandıran
itikat
Varsın yerimde sayıyor addedileyim
Oysaki çoktan vardım menzile